Aday listeleri
Kazanmak-kaybetmek,
İstenmek-istenmemek,
Beğenilmek-beğenilmemek
Tam her şey bitti derken yeniden umutların filizlenmesi,
İnsan işte bir ömür boyu, bu kapılar arasında gider gelir.
Yukarıdaki eşlemelerde hep sol tarafta kalmak ister.
Ama hayat keşke hep böyle düz olsaydı.
Maalesef değil.
İnişler çıkışlar.
Kuran’da İnşirah suresinde bu çok güzel anlatılır.
Her zorlukla beraber, bir kolaylık vardır.
Geçtiğimiz hafta açıklanan milletvekili adayları kesin listesi bana bunu düşündürdü.
Her seçim arifesinde, her kabine açıklanırken buna benzer alınganlıklar yaşanır.
AKP genel merkezi yeni adaylarını açıklarken,
Eski milletvekillerine baya geniş bir tırpan attı.
CHP’de durum farklı değil.
MHP, DP de öyle oldu.
AKP’de zaten bu uzun zamandır bekleniyordu.
Konya milletvekillerinden Ahmet Işık’ın tekrar aday gösterilmeyeceği ise sır değildi.
Ancak o da bu sonuca şaşırdı.
Konya adaylarından sadece AKP 6. sıra adayı Avukat Hüsnü Tuna’yı tanıyorum.
Kendisini Londra’da öğrenciyken tanıdım.
Düzgün bir isim, iyi bir hukukçu,
Avrupa İnsan Hakları mahkemesine türban davasını taşıyan isim.
İstanbul tıp fakültesinde okurken fakülteden atılan Leyla Şahin’in avukatıydı.
Bu yıl Türkiye genelinde adaylar arasında mecliste en fazla görmek istediğim isimlerden biri
Uluslararası ilişkiler uzmanı, Prof. Deniz Ülke Arıboğan’dı.
Mahir Kaynağın kızı, alanında gerçek bir uzman,
Adaylığına sevindim, çekilmesine üzüldüm.
Arıboğan, DP listelerinden adaylığını koydu, birleşme fiyasko olunca da adaylığını geri çekti
Arıboğan tam bir zekâ küpü, imrenilecek bir zekâ,
Yazdıklarını okumak bana hep ayrı bir tat verdi,
Keşke meclise girebilseydi.
Yeni meclis şekillenir şekillenmez, hükümeti karşılayacak epeyce önemli dosya var.
AB süreci baya tavsadı.
Terör yeniden kabarmaya başladı.
Kuzey Irak, yine üç bilinmeyenli bir denklem,
İşsizlik hala sorun.
Yeni adaylara yeni oluşacak meclise giderken bu konulara biraz ders çalışarak gitsinler derim.