:. Haberler
  Bilişim
  Dünya
  Eğitim
  Ekonomi
  Kültür Sanat
  Politika
  Sağlık
  Spor
  Yaşam

  :. Gruplar
  Hava
  Söyleşiler
  Yazarlar

Sevgilim olmayan uyku 
Memduh Nihat Ada   ( memduh_nihat@mynet.com )

Pursaklara giden son dolmuşla eve dönüyorum. Altmış yaşındaki sarhoş ile on yedi yaşındaki delikanlı küfürleşiyor ve kavgaya tutuşuyorlar. İçimden, o yumrukları birbirinize değil de bana atın, diyorum. Ağlayasım geliyor.

Birbirinden kopuk kopuk düşünceler arasında gidip geliyorum. Yazmayı boş ver, bu senin işin değil, diyorum. Peki, benim işim ne? Bunun cevabı da yok. Beceriksizin tekiyim çünkü. Belki de bu kadar yoğun okumamın en derinde saklı nedeni budur: Böyle deliler gibi okuyarak açıklarımı kapatmak, bir şeyler yapıyor görünmek. Çünkü şartları ne olursa olsun okuyan insan toplumda kabul görüyor, para değilse de prim yapıyor. Yani havası var.

İnsanlığın en kadim derdiyle derdim var. Çözemiyor, yenemiyorum. Bir de bugünlerde H.Rahmi Gürpınar’ın cinselliği alabildiğince irdelediği iki romanını üst üste okumam daha da depreşirdi yaramı.

Korkağım. Beceriksizim. İşe yaramayanım. Neymiş; insanlar bana güvenirmiş. Neymiş; insanlar benimle konuşmaktan ve beni dinlemekten hoşlanırlarmış. İnanıyorum ki –çok yakın dostlarım hariç- birçok tanıdık insan belirli bir ekonomik güçle yaşıyor olsam beni daha bir can kulağı ile dinlerler ve saygı gösterirler.

Gariptir insanoğlu. Hani olsa, yarın, bugünkünden çok farklı bir kimliğe bürünsem, etrafımda daha çok insan olacaktır da beni yürekten sevecek insan sayısı azalacaktır. Arkamdan bol bol küfür etmelerinden tutun da zekâtımı gereğince vermemiş olmama varana kadar bir yığın nefsi ve kıskançlık dolu sözler. Şimdi öyle yapmıyor muyuz?

Yazmakta zorlanıyorum. Radikal bir karar alıp yazmaya son vermeyi düşünürken bir yandan, bir yandan da öyle–böyle beş-altı yıldır gayret gösterdiğim bu alanı terk etmek korkaklık ve hatta kendini tutup tutup da nihayet helânın kapısında donuna bırakmak gibime geliyor. Daha ne kadar direnebileceğimi kestiremiyorum.

Sakalım saçımdan uzun vaziyette. Hırpani bir görünüşüm var. Yüzümde her yılın karşılığı bir çizgi. Bir gün borçsuz olacak mıyım? Sayfalarca yazımı bir düzene koyup, daha okunur kılmam gerekmiyor mu artık? Birilerine mektup yazmalıyım kısacık da olsa. İçimdeki uçuruma düşmemek için daha hızlı koşmalıyım.

Yazar şöyle diyordu: Uyku da sevgili gibi; gecikince insanın canı sıkılıyor. Ben sevgilimi beklemeye alıştım da uyku hiç gelmese diyorum.

Dün gece öğrenci kardeşlerin evinde gün açtıktan epey sonra yatıp birkaç saat sonra kalkan ben, şimdi gecenin üçü olmuş hala ayaktayım. Tırmalıyor ve arıyorum.

Sabrımı sınıyor/sun. Sen sabrımı sınadıkça ben daha inatçı olacak ve seni deli edeceğim. Kemik derinliğim mi? Bıçağı saplaman boşuna! Kama ya da kılıçla gelmen gerek! Belki işte o zaman kemik derinliğimi öğrenebilirsin.

Bu, hayat denilen nehre anamın rahminden mi düştüm yoksa akil baliğ olduğumda kendim mi balıklama daldım. Belki de haylaz Sadettin ittirmiştir arkamdan. Ancak o yapar böyle bir eşek sakasını. Metin yapmamıştır. Yapmazdı Metin. Hem Metin depremde öldü. Ben yaşıyorum.


Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız ( Toplam 3 yorum yapılmış )

asi [ 2007/12/12 00:34 ]
sevgili dostum, desem ki hanemde yazılarına(acılarına) söz yok, lugatım yoksul. okurken yazılarını üst üste işgale uğrayan şehir oluyorum. ömrümün sezon sonu kapmanyasının tellallığını yapmaktayım.
görüyorsun ki harflerim tedirgin, cümlelerim kış uykusunu özlemiş. illa da uykunla ilgili bir yorum istiyorsan


Şeb-i yeldayı müneccimle muvakkıt ne bilir,
Mübtelayı gama sor ki geceler kaç saat?
milat [ 2007/12/05 20:19 ]
Kalbine aşk ile yeni baştan imar edilmiş şehirler konuk oluyor, uyku sevgilin olmasa ne yazar Memduh bey!
kumsal [ 2007/12/05 18:25 ]
bu fikrinize katılmıyorum memduh abi okuyan insan tutuluyor ...tam tersi okuyan insan dışlanıyor çok bilmiş deniyor toplumun kara lekelerini herkesten önce farketmesinden dolayı herkesten daha çok canı yanıyor ızdırabıdaha derin oluyor daha çok şey gördüğü için ama olsun biz yinede okuyalım ki toplumun gözleri olalım bunada razıyım.dışlanmak önemli değil oalyların dışında olmak önemli...

 


Yazarın Tüm Yazıları
 2009.02.12 -  Otur oturduğun yerde
 2008.12.12 -  Kumar oynamıyor musun?
 2008.12.02 -  Biz aşkı Orhan Gencebay’dan öğrendik...
 2008.11.25 -  Su akar yatağını bulur...‏
 2008.09.09 -  Beyaz mendil
 2008.08.16 -  Su toplayan yerimiz, neremiz?
 2008.07.31 -  Yeşil taşı arıyorum
 2008.07.19 -  Yakınlık ne anlama gelir?
 2008.07.01 -  Ben korkağın tekiyim…
 2008.06.23 -  Ninem, ağzına sağlık...‏
 2008.06.16 -  Getire getire bunu mu getirdin?
 2008.06.09 -  Esin Abla ile Halil Emmi
 2008.06.04 -  Bin kaç oluyor?
 2008.05.22 -  Ne budala bir oyun!
 2008.05.14 -  Nasıl kıskanmam?
 2008.04.22 -  Hakemi gözüm ısırıyor!..
 2008.04.08 -  Ellerimi bir çocuğa verdim...
 2008.03.31 -  Çay daveti
 2008.03.24 -  Başka cumartesi
 2008.03.19 -  Bir Zeynep vardı...
 2008.03.15 -  Bacanak kardeşim (2)
 2008.03.06 -  Bacanak kardeşim (1)
 2008.02.29 -  Gül kanayarak açar!
 2008.02.23 -  Kelam bilmeden “kelam” etmek
 2008.02.19 -  Seninle…
 2008.02.16 -  Çiçekçilere uğrayın
 2008.02.11 -  Şenlik yapılsın!...
 2008.02.08 -  Biz ona masal deriz
 2008.01.31 -  Yükseklere nişan alanlar‏
 2008.01.26 -  İnsan bolluğu
 2008.01.17 -  Bataklık bekçileri
 2008.01.09 -  Yorgancı ile kuyumcu
 2008.01.03 -  Geceler içimde hece
 2007.12.28 -  Gülüm
 2007.12.18 -  İş teklifi...
 2007.12.17 -  Korkmak...
 2007.12.12 -  Zarlar atılmıştır!
 2007.12.05 -  Sevgilim olmayan uyku
 2007.11.29 -  Bu kitaplar kaça?-2
 2007.11.19 -  Bu kitaplar kaça?-1
 2007.11.12 -  Nedir baktığın dede?
 2007.11.06 -  Meşguldüm dönemedim, yoğundum yazamadım
 2007.10.29 -  Kızım sana söylüyorum!
 2007.10.21 -  Kalbime sordum
 2007.10.15 -  Rıfat
 2007.10.08 -  Eylül, yine gel
 2007.06.18 -  Hoşçakalın
 2007.06.02 -  Yaşamak galip geliyor
 2007.05.29 -  Orman yanıyordu
 2007.05.25 -  Söyleyeceklerim Var 2
 2007.05.22 -  Söyleyeceklerim var 1
 2007.05.17 -  Üşüyorum kapama gözlerini...*
 2007.05.14 -  Siyah yıldızlar
 2007.05.10 -  Sarhoştan yağ çıkarmak
 2007.05.07 -  İnsan değil misin usta?
 2007.04.30 -  Bir başka zemin...
 2007.04.28 -  Tabanca ile gösterilen penaltı...!
 2007.04.23 -  Güller mi düşüyor gözlerinden?
 2007.04.16 -  Bazı Aşkların Ölümdür Kafiyesi"*
 2007.04.09 -  Her tebessümün kankardeşi
 2007.04.01 -  Ömrümü içine alan parantez
 2007.03.26 -  Bizim mahallenin abisi
 2007.03.19 -  Yandı,bitti,kül...
 2007.03.13 -  Meşgul görünmekten bıktım.
 2007.03.05 -  Cesaretsiz adamın notları 2
 2007.02.27 -  Cesaretsiz adamın notları 1
 2007.02.22 -  Kaç tavuğunuz var?
 2007.02.12 -  Karakış
 2007.02.05 -  Geri dön çocuk!...
 2007.01.30 -  Ya taş, ya kuş...!
 2007.01.22 -  Uykusuzluk neler yazdırıyor insana…
 2007.01.16 -  Güzel abim...
 2007.01.08 -  Güneşin kızını isteyen fare
 2006.12.25 -  Doğum günüm
 2006.12.19 -  Çıldırın!
 2006.12.09 -  Yağmurumuz var
 2006.12.04 -  Bol nahtarlı bir hikaye
 2006.11.27 -  Temayül ve uçurum
 2006.11.20 -  Yazı ve hüzün
 2006.11.13 -  Ve sen...
 2006.11.06 -  Geceydi
 2006.10.30 -  Bir Türk Dört Japon
 2006.10.26 -  Bekliyorum…
 2006.10.16 -  İnadına gülümsemek
 2006.10.11 -  Kardeşimdi...
 2006.10.09 -  Başlarken…
Aslan Korkmaz gelirken, Tuzcuoğlu giderken…
Lokman Koyuncuoğlu
Çokeşliliğe “hayır” mı diyorsunuz?
Mert Aslan
Otur oturduğun yerde
Memduh Nihat Ada
Davos Krizi; Erdoğan milat attı, Perez yavuz hırsız.
Taner Aydın
Affan Dede'ye para saydım
Mustafa Azılıoğlu
Boya boya çek
Huriye Karnap
Her ıslanan anlamaz!
Semra Hoyraz
MÜSİAD Farkı
Aydoğan Deveci
Davos ve sonrası…
Dr.Ali Can
Anlatma Sanatı
Alev Ayyıldız
Yapboz
Nadide Ü.Altıparmak
Göçmen Kuştu Kalbim
Hakan Bahçeci
 

Bu Site Konda İletişim ve Medya Grubunundur.
E-Posta: bilgi@haberkonya.com