:. Haberler
  Bilişim
  Dünya
  Eğitim
  Ekonomi
  Kültür Sanat
  Politika
  Sağlık
  Spor
  Yaşam

  :. Gruplar
  Hava
  Söyleşiler
  Yazarlar

Kadının Mahremiyet Evi 
Mert Aslan   ( altar42@hotmail.com )


Kadınların en tuhaf davranışlarından biri de, ilgi odağı olmak için her türlü makyaj ve dekolteyi yaparak dışarı çıktıktan sonra, toplum içinde kendilerine bakması ve bakmaması gereken erkekleri belirlemek istemeleridir. Uzun boylu, yakışıklı ve kariyer sahibi erkekler baktığında zevkten dört köşe olurken, örneğin pazarcılar, garsonlar veya ameleler baktığı zaman deliye dönerler. Birinci grupta yer alanlara karşı gururlarını yok sayarken, ikinci gruptakilere karşı soylu ve iffetli kadın pozları verirler. Birinci gruptakilere popolarını kalplerinden önce açmaya hazır dururken, ikinci gruptakilerin gözünde onlardan bir saniyelik bir bakış almak bile bulunmaz bir ihsana dönüşür.

Yazık ki, erkekler bu tür iki yüzlülüklerden beri değildir. Bir yandan cinselliği bayıla bayıla yaşarken, evlilik öncesinde deneyim kazanma bahanesiyle genelevlere koşarken, öte yandan evlenecekleri bayandan bir namus timsali olmasını istemekten ar etmezler.

Bir dostum, tanık olduğu bir olayı anlatıyor: “Birkaç yıl öncesinde öğretmen olarak Anadolu’nun küçük bir kasabasında görev yaptığım sırada, aynı okulda hizmetli olarak çalışan biri ile hatırı sayılır bir dostluk kurmuştum. Evli bir bayanla ilişkisi vardı ve bazen bana onunla yaptığı müstehcen içerikli konuşmaların kayıtlarını bile gururla dinletiyordu. Onu bir yerde görmüş ve uzunca bir süre peşinden koşmuştu. Ev telefonundan sürekli arıyor ve ısrar ediyordu. Nihayet kadın usanç dolu bir ses tonuyla, ‘Bıktım senden. Gel artık da bir karar verelim’ dediğinde evine gitmiş ve hala isteksiz görünen kadına adeta tecavüz etmişti. İlginç olan şey, birkaç gün sonra bizzat kadının arayarak bu kez gönüllü olarak kendisini çağırmış olmasıydı. Böylece yasak ilişkileri başlamış ve aralıksız devam ediyordu. Arsız bir ilişkiydi. Arkadaşımın yanımda sevgilisiyle yaptığı telefon görüşmesine birkaç kez tanık oldum ve kullandıkları kelimeler utançtan yüzümü kızarttı; ama bunlar arkadaşımın sadece erkeklik gururunu kabartıyordu.

Daha sonra bir gün yeğeni ile kendi evinde alkol alan ve bu arada karısını kendilerine hizmet ettiren arkadaşım, yeğenini kendisinin karısına göz koymakla suçlamış ve çileden çıkan yeğeni tarafından bıçaklanmıştı.

Çok yaman bir çelişkiydi bu. Ne kadar bencil bir namus anlayışıydı! Başkasının eşini baştan çıkaran, hoyratça kullanan ve bundan da gurur duyan arkadaşım, kendi karısı ile ilgili hissettiği küçük bir zan üzerine bile delirme noktasına geliyordu.”

Anlaşılan, dürüst olmanın zorluğu içgüdülerin peşinden sürüklenip gitmeyi daha cazip kılıyor. Geçmişinden gurur duyabilen insanlar nerede kaldı abaca?

Bu noktada, bir şeyin daha altının çizilmesi gerektiği kanısındayım: Hiç kimse kendisine kapalı olan bir eve elini kolunu sallayarak giremez. Girerse, adi bir “hırsız” kabul edilir. Aynı şekilde, kadın ilişkilerde daima ev sahibi konumundadır. Yani, herhangi bir kadın-erkek ilişkisinin start almasında, yetki ve insiyatif daima kadının elindedir. O halde, bir erkek kendisini istemeyen bir kadına ağzından salyalar akıtarak tecavüz etmekten başka ne yapabilir ki?

İşin doğrusu, suç olarak görülen herhangi bir kadın-erkek ilişkisinde, kadın her zaman baş sorumlu olmayı hak eder…


Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız ( Toplam 45 yorum yapılmış )

HAKAN [ 2009/02/16 11:11 ]
fatma hanıma ozel yazıyorum yazmış olduğum hadis konusunun sahihliği ile ilgili tartışmaya girmem... yazdıklarımı okursanız anlarsınız o hadisde ne denmek istediğini .... tabiki yaradılan hiç bir canlı veya cansıza secde edilmez.... bu konuyu konuşmak isterseniz eğer sizinle bu konuya özel görüşme yapabiliriz....
Seray [ 2009/02/16 09:00 ]
Gerçeklerin elbette bir şekilde konuşulması şart,fakat konuşulan gerçekler, içeriside (sorunlu bir gerçekse şayet)çözümünüde beraber taşımıyorsa, o gerçekliğin bir kıymeti yoktur,yani laf-ı güzaftan öte bir anlamı yoktur.Diyeceğim şu ki,Ecobülent gibiler mal bulmuş mağribi gibi ''gerçek bu!..'' diyerek üzerine atladıkları şeylerle üsküdarı geçtikleri yanılsamasıyla kendilerini avutuyorlar.Bu avuntulardan mülhem hayatları ise toplum sosyolojisi açısından eminim ki ilginç bulgulara götürecektir bizi.Bu ise benim uzmanlık alanım değil,işi bu işin eli olanlarına tevdi ediyorum.Selamlar...
MERT ASLAN [ 2009/02/16 08:45 ]
Görüşlerime katılan veya reddeden değerli dostlarım. Hiç kimseyi ayıplamıyorum, kınamıyorum. Bu, beni aynısını yaşamaktan korkutan bir şeydir. Yapmaya çalıştığım şey, kadınları veya erkekleri taşlamak değildir. Geliştirdiğim eleştirel yaklaşımların içinde, aynı zamanda doğru olana açılan birer yol vardır. Yer yer sertleşen bir üslup kullanıyorsam eğer, bu fikirlerimi bir yere yapıştırmak içindir. Bu demokratik platforma ciddi bir katkı sunduğuna inandığım ve samimiyetle dikkate alarak yararlandığım olumlu veya olumsuz, sevgi veya kızgınlık dolu tüm yorumlarınız için size minnettarım. Sizlerle tartışmak, sizlerle yeni sentezler üretmek çok güzel bir duygu...
İffet [ 2009/02/15 20:17 ]
Kadın derken anne.kızkardeş.hala.yenge,teyze olarak hısım akraba herkes sizin söyleminize giriyor.Onları o şekil format ve design'da yaratan yaratıcı öyle yaratmış.
yarın sizin kızınız kızkardeşinizde aynı format içinde olacak.Önemli olan onlara edeb ve karşı cinsle iletişim konusunda dogru olanı ögretmek degilmidir.Cevabınızı bekliyorum.
Yasemin [ 2009/02/15 13:45 ]
yanlış olan şeyler var bence. ama onları bile o kadar ikna edici anlatıyosunuz ki. kilitliyosunuz insanın aklını. sizinle sohbet etmek herhalde bayagı güzeldir
Heana [ 2009/02/15 13:40 ]
i like to see you mert. you look good.
ecobulent [ 2009/02/15 13:10 ]
Kadınların artık % 100 emin olduğum bir huyu var ki o da şu:gerçekleri birileri yüzüne vurduğunda çok agresifleşiyorlar gerçekleri duymaktan çok rahatsız oluyorlar.o yüzden olsa gerek hep yalan söyleyen erkekler aşk oyunlarında başarılı oluyorlar..benim yorumlarımda dikkatli okursanız eğer,günümüz ilişkileri açısından yalan yanlış bi şey yok..ilk buluşmada teslim olur cinsellik yaşarsanız erkekler kıymet vermez dedim bu mu yanlış?yine kızacaksınız ama bir kadın buna şiddetle karşı çıkıyorsa daha önce bu hatayı yapmış demektir ben bunu anlarım seray hanımefendi..kadınlar birbiriyle yarış içinde dedim peki bu mu yanlış?Allah aşkına bu tespitlerin neresi yanlış??birileri bu bağlamda sizin canınızı fena yakmış belli..ve bunu hatırlamak işinize gelmiyor..bir daha yazmıycam bu son yorumum.belki ilerde yine yazarım ama bu yazıyla ilgili bu son..ilerde daha az hata yapmanız dileğiyle ilişkilerinizde..iyi pazarlar...
Seray [ 2009/02/15 10:50 ]
Farkında olarak yapıyorum bunu eCobüLent!Çünkü sen o laf kalabalığında iyi duruyorsun.Daha iyi bir yerin olsun istiyorsan bu köşenin saygınlığını ihlal etmiş olan yorumlarını tashih etmelisin bence.Biraz alçak gönüllü olmalısın,yani yerinin neresi olduğunun farkına vararak söylemelisin söyleyeceklerini.Zira böylesi bir tutum alçaklık değil erdemdir.Ayrıca bana teşekkür etmelisin,çünkü seni laçka yorumlarından azade kılacak önerilerde bulunuyorum.Sadede gel ve benim yamacımda uzlaşı sağlayalım seninle.
fatma [ 2009/02/15 10:30 ]
Yazıyla beraber yorumlar da ilginç...Yaşamın özü birbirimize atıp tutmak mı Hakan beyin son sözlerine katılıyorum ama önceki yazıdaki hadisin sahih olmadığı apaçık ortadadır.
Artık kadın böyle erkek şöyle demeyi bırakalım da şu doğru bu yanlış diyelim çünkü günahın da sevabın da kadını erkeği yoktur.
ecobulent [ 2009/02/14 22:41 ]
seray sırf laf kalabalığı yapıyorsun farkındamısın?
ecobulent [ 2009/02/14 22:41 ]
seray sırf laf kalabalığı yapıyorsun farkındamısın?
ilkay [ 2009/02/14 17:09 ]
Hakan Bey,ben de aynen sizin gibi düşünüyorum,o yüzden yazdıklarınızı üzerime alınmadım,kendimle ilgili üzülecek birşey görmüyorum,kıyafetleriyle teşhircilik yapanlar düşünsün,kendilerine çeki düzen versin!...
Seray [ 2009/02/14 15:41 ]
Öncelikle Mert Bey den özür dileyerek başlamak istiyorum sözlerime.Çünkü biliyorum ki söyleyeceğim şeyler bu yorum kutucuğu için ideal şeyler değil.Ama cevap hakkımı kullanmamın da Mert Bey tarafından yadsınmayacağını biliyorum. Ecobülent!...Sana söylenebilecek hem yığınla şey var ve hem de hiçbir şey! Seni bu kıratta bir yok- varlık(!) olarak addettiğim için, yorum diye beyan ettiğin şeyleri de yok-varlık şeyler olarak addediyorum.Yani bu konularda senin lüzumsuz şağil olmaktan öte bir anlamın yok benim için.Leyla hanıma gelince...Leyla hanım kendisiyle birebir çakışacak yerinde laflar etmiş,kendisini tebrik ediyorum!
HAKAN [ 2009/02/14 11:19 ]
ya merak ediyorum ve yorumlarınızı hayretle okuyor takip ediyorum herkes birilerini yargılıyor suçluyor .... ortada sadece tek bir gerçek var zina her insana suç .... günah her insana günah..... anlamıyorum ki sizleri herkes kendince birilerinin üstüne yıkma gayretinde .... kadın ne yaparsa yapsın erkek müslümansa kanmaz ve hiç bir fiil de bulunmaz .... erkek ne yaparsa yapsın kadın müslümansa hiç bir fiiilde bulunma bunun daha ötesi varmı Allah aşkına..... cidden hepinizin bu haline üzüldüm... yazık çok yazık hem de .......
ilkay [ 2009/02/14 03:09 ]
Seray Hanım siz benimle uğraşacağınıza yazıyla ilgili düşüncelerinizi yazın lütfen,herkesin istediği gibi düşünme hakkı vardır,siz kim oluyorsunuz da bu şekilde ahkam kesiyorsunuz,ayrıca ecobülente asıl kendinizi havale edin bir daha da sataşmayın bana!...Yalakalığın bu kadarı da pes doğrusu,afilli laflar falan pehhh...
ecobulent [ 2009/02/13 20:02 ]
pardon hızımı alamadım..üstelik sen benim dediklerimi anlamayacak kadar kıtmışsın...
ecobulent [ 2009/02/13 20:00 ]
sen sanki benim için çokmu önemlisin sanıyorsun???ben sana teşekkür ediyorum dediysem sana gerçekten minnettar olduğum içinmi sanıyorsun?sen kimsin ki beni değerlendirme cüretini kendinde buluyorsun üstelik??tartsak kaç gram edersin??
RAZİYE [ 2009/02/13 19:59 ]
katılıyorum hocam sizee .eleştirinizi çok beğendim .herşey kadın da bitiyooo .bir erkek bayanın davranışlarına göree davranıyorr .kadın namuslu bir şekilde davranıyorsa zaten hiç kimse ona ahlaksız bişi yapmaz.eğer amacı belliyse zaten bi erkek anlar ve bundan istifade eder
kötü birşey ama günümüzün gerçekleri bunlar:(:(
RAZİYE [ 2009/02/13 19:51 ]
katılıyorum hocam sizee .eleştirinizi çok beğendim .herşey kadın da bitiyooo .bir erkek bayanın davranışlarına göree davranıyorr .kadın namuslu bir şekilde davranıyorsa zaten hiç kimse ona ahlaksız bişi yapmaz.eğer amacı belliyse zaten bi erkek anlar ve bundan istifade eder
kötü birşey ama günümüzün gerçekleri bunlar:(:(
Seray [ 2009/02/13 18:17 ]
Ecobülent!...Seni yadsımadığımı da kim söylemiş,ağzı açık ayran delisi gibi hemen dalıyorsun meseleye! Ben sadece, İlkay hanımın senin indi yaklaşımına koşut, eleştiri ve değerlendirmede bulunduğu için seni çok da iyi olmayan bir temsil niyetiyle andım;seni İlkay hanıma andımsa bu anışım, benzeş değerlendirmelerde bulunduğunuz içindi,haberin olsun.Sen şimdilik benim için bir bahsi diğersin...
ömer [ 2009/02/13 15:29 ]
Yazarlarınızın köşe yazılarına tarih atmak gibi bir alışkanlığınız olmalı sanki.
ayfer [ 2009/02/13 13:53 ]
haklısınız hocam dişi kuyruk sallamasa erkek arkasından gelmez.yıne ilişkilerde yaşanan çıkmazları ele almişsiniz artık bunlar gözle görulebilecek kadar çok.ama kadınların diye başlamanız hepsini aynı kefeye koymak demek.bence hala iffetini dürüstçe koruyabilenler var.makyaj yapmaya gelince bence özgüven meselesi tabi amacı farklı olanları bilemem.bana göre erkeklerin kıravat takması gibi mesala.evet kadın erkek ilişkilerinde baş sorumlu kadın oluyor bunun sebebi toplumun bakış açısı.yasak ilişki varsa daima erkek aklanır.size katılıyorum bazı kadınlar ustlendiği görevi kaldıramıyabiliyor bu yuzden ev sahibi konumuna düşüyor.neyseki bunun bilincindeyiz... selamlar hocam..
ayfer [ 2009/02/13 13:50 ]
haklısınız hocam dişi kuyruk sallamasa erkek arkasından gelmez.yıne ilişkilerde yaşanan çıkmazları ele almişsiniz artık bunlar gözle görulebilecek kadar çok.ama kadınların diye başlamanız hepsini aynı kefeye koymak demek.bence hala iffetini dürüstçe koruyabilenler var.makyaj yapmaya gelince bence özgüven meselesi tabi amacı farklı olanları bilemem.bana göre erkeklerin kıravat takması gibi mesala.evet kadın erkek ilişkilerinde baş sorumlu kadın oluyor bunun sebebi toplumun bakış açısı.yasak ilişki varsa daima erkek aklanır.size katılıyorum bazı kadınlar ustlendiği görevi kaldıramıyabiliyor bu yuzden ev sahibi konumuna düşüyor.neyseki bunun bilincindeyiz... selamlar hocam..
ayfer [ 2009/02/13 13:47 ]
haklısınız hocam dişi kuyruk sallamasa erkek arkasından gelmez.yıne ilişkilerde yaşanan çıkmazları ele almişsiniz artık bunlar gözle görulebilecek kadar çok.ama kadınların diye başlamanız hepsini aynı kefeye koymak demek.bence hala iffetini dürüstçe koruyabilenler var.makyaj yapmaya gelince bence özgüven meselesi tabi amacı farklı olanları bilemem.bana göre erkeklerin kıravat takması gibi mesala.evet kadın erkek ilişkilerinde baş sorumlu kadın oluyor bunun sebebi toplumun bakış açısı.yasak ilişki varsa daima erkek aklanır.size katılıyorum bazı kadınlar ustlendiği görevi kaldıramıyabiliyor bu yuzden ev sahibi konumuna düşüyor.neyseki bunun bilincindeyiz... selamlar hocam..
ecobulent [ 2009/02/13 10:48 ]
hahaha:))seray hanım gerçekten teşekkür ederim size..ben söylediklerimin yeterince anlaşılmadığını düşünüyorum..dediklerimin neresi ters bana bir söylermisiniz?veya neresi yanlış?bence bir daha dikkatle okusunlar yazdıklarımı bana kızanlar..sevgiler..
Seray [ 2009/02/13 10:25 ]
Mert Bey...İlkay hanım susmayı tercih etmek yerine size ve bana laf olsun kabilinden bir şeyler söylemiş.Oysa ki öncelikle İlkay hanımın sizin dile getirdiğiniz konuyu yeterince kavrayamayarak,kavrayamama maluliyeti üzerinden size ve bana konunun ana esprisiyle bağdaşmayan eleştiri yapması usulsüz kaçıyor.İlkay hanım öz güven sahibi olduğu iddiasında ama bu iddiasına koşut yaptığı eletiri ve değerlendirmelerinin çok uzağına düşüyor.Bildiğim kadarıyla öz güven bir konuya hakkıyla nüfuz edebilmekten bağımsız bir şey değil.Ecobülent diye kendini tesmiye eden şahsa havale ediyorum İlkay hanımı,selamlar...
SUDENAZ [ 2009/02/12 16:33 ]
size katılıyorum Mert bey. bence ulusal takılın.
KUMSAL [ 2009/02/12 15:48 ]
SAYIN ECEBÜLENT diye başlayan yazı bana ait nikimi yazmayı unutmuşum pardon SAYIN ECEBÜLENT....ben KUMSAL
Gökçe [ 2009/02/12 14:43 ]
Dünyanın düzeni kadın ve erkeği birlikte yaşamaya zorlar. Sonuçta kadın niyetine erkek tecrübelerine göre eş ararlar ..Kadın niyetine göre eş arar;kendisinin giyiminden tutun konuşmasına kadar karşıdaki kişiyi kendisine göre şekillenmesini veyahut kendisi gibi birini bulmayı amaçlar. Fakat buradaki giyim dediğimiz bahis illa ki dekolte bağlamında giyinmek ve her kesimin ona bakması demekse eğer o kadının niyetinin ne kadar masumiyetten uzak olduğunu bize gösterir..evet Mert hocam size katılıyorum bu konuda.. bir taraftan bizler niyetimize göre amel edileceğimizden bu konu önemlidir.. Burada şuda gözardı edilmemelidir ki kadın kendisi için giyinmelidir.En güzeli Allah ın rızası dahilinde giyinmektir... Erkek tecrübelerine göre eş arar; önceleri tanıştığı kişiler ona yol gösterirler. Şöyle ki; kişiler diyoruz çünkü onlar tek bir tecrübeyle yetinmezler.. Eşinin ise açılmamış bir gonca olmasını isterler.Sizinde dediğiniz üzre bu konuda zıt bir ilişki vardır.. Halbuki biz kadınlarında hakkıdır karşı taraf için ilki olmak,gurur verir bizede.Bu konuda empati yapmak gerekir. Mert hocam evet bende öyle gördüm ve öyle de olduğuna inanırım; kimse kapısı kapalı bir eve (divane olmadıktan sonra) cesaret edip de giremez..Herkes bal alacağı çiçeği iyi bilir:)
[ 2009/02/12 13:48 ]
SAYIN ECOBÜLENT BEY'e ;siz erkekler bazan öyle zavallı hale düşüyorsunuz ki ilk buluşmada kendini teslim etmiyeceksin son buluşmada da,hatta bir erkeğe mümkünse hiç teslim etmesinler.Bu tabirler bir defa çok kaba ve komik tabirler sayın eco.teslim etmekten kastınız eğer anladığımız şekildeyse teeessüf ederiz.eğer değilse bi raçıklarmısınız.konuyu saptırıp cinselliğe kadar getirdiniz yani uatnmasanız kadınlara direk sex objeleri bizi uyarıp durmayın diyeceksiniz.ben yazarken ar ediyorum.Bunlar yaşanıcak konular öyl euluorta tartışalacak konular değiller teessüf ederim.Eğer sizin felsefeniz oysa saygı duyarız.lütfen konuyu saptırmayalım Mert Bey burada aslında sizin gibi bakan kişileri aydınlatmak için yazmış ama aydınlanma felan görmüyorum.Ben şahsen ıssız bir adada da kalsam erkek sineğe bile beğenilmek gibi bir niyetle yaşamam.helede bi rbayanla yarış etmem edene de mani olmam.bunla rküçültücü şeyler bilakis.Sadece tarz meselesi bence herkes gibi tarzımı oluştururum o kadar.şimdi memleket meseleleri bitti yine mi kadının etek boyu mevzu bahis.Artık toparlanın Eco Beylerkadın hakalrını savunun madur kadını mesela ağır işlerde çalıştırılan,ya da hep madur bırakılan ikinci sınıf vatandaşı olarak görülen.Kusura bakmayın gerçeklerden söz ettik biraz sayın ECO...
HAKAN [ 2009/02/12 13:37 ]
Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre Peygam-ber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

''Şayet ben (farz-ı mu-hal) birinin birine secde etmesini emredecek olsay-dım, kadının kocasına secde etmesini emrederdim.''

Bahse konu olan hadis, İslam dininin kadınlara kazandırdığı hakları istismar eden veya kendilerine tanı-nan hürriyet havasını kötüye kullanan kadınları uyarı özelliği taşımaktadır.

Çünkü şirki kökten reddeden tevhid dini, mutlak kudret sahibi ALLAH'tan başka bir varlığa secde edilmesini yasaklamış, birer fani varlık olan insanların birbirlerine secde etmelerine izin ver-memiştir.
emel [ 2009/02/12 10:25 ]
Geçtiğimiz hafta bi gazetede kadınların neden makyaj yaptıklarına dair bi araştırmanın sonuçlarını yayınladılar.Sonuca göre,kadınlar aynaya baktıklarında makyajlı ve makyajsız hallerinin dışarıdaki insanlar tarafından ne şekilde algılandığını düşünüp makyajlı daha güzel göründükleri kanısına varıyorlarmış.Şimdi hal böyle iken hemcinslerimi savunacak değilim,ancak bu bir genelleme ise katılmadığımı belirtmek isterim.Ve devrin ahlak sınırlarının artık genel geçer ahlak sınırlarından çok daha farklı oldugu kanısındayım.O yüzden bu tür bir yaman çelişki içindeki ilişki garip gelmedi bana.Ayrıca bir kaç görüşümü daha en kısa zamanda bizzat size yapmak isterim.yüreğinize sağlık..
kumsal [ 2009/02/12 10:07 ]
Evet sevgili Mert ;şüphesiz yine çok tehlikeli bir konu olması hasabiyle dikkatleri üzeriniize çekmişsiniz.Dikkatle kalmayıp tepkileri.aslında yazıda baştan sona dikkatli okuyunca erkeklerin daha çok tepki vermesi gereken konular var.mesela ağzından salyalar akarak bakan erkek dekoltennin karşısında zaafına yenik düşen yine erkek,evindeki kadına dokunulmaz damgasını vurup,arkadaş eş dost demeden karısına bile yan gözle bakan yine erkek,olmasına karşın nedense tüm tepkiler kadınlardan geliyor.Herzamnki alıngan ve duygusal tavırlarını sergiliyorlar .çaktırmadan erkeleri deşifre ettiğinizi farkına avrmaları gerekirdi.size kesinlikle katılıyorrum Mert ;kadınlar istemediği müddetçe ve dikkat ettiği müddetçe hiçbir erkek bir kadına zarar veremez.Eğer kadınlar zaaflerına yani;para araba kıyafet gibi yada sevgi eksikliği olabilir yenik düşmediği müddetçe erkekler sadece bakıp geçerek imrenebilir en fazla bir kadına laf atabilir.Bu da erkeği küçük düşürecek bir davranış olacağı için ehemmiyeti yoktur.Ben asıl amele işçi erkeklerin küçümsenmesinden çok kendini paraya tamah ettiren yad amakam mevki şöhrete kadınaların küçümsenmesinden yanayım.
Bakınız bir başarılı toplumda kendini ıspatlamış yada toplumd aolmasa bie kendi kendine ıspatlamış olgun bir bayana ,hiçbir şekilde erkeklerin attığı yemlerin kurbanı olmayıp dekolte yada kıyafet makyaj kaygısı olmadan boynuna attığı bir şalla bile gayet benliğini koruyarak zekası ile ezebiliyor bir erkeği.Hatta toplumun gözdeleri olabiliyorlar.ben doğrusu bu başarılı kadınalrı hedef alıp toplumun incileri olmayı öneriyorum kadın köyüne.Elif Şfakaklar,Ayşe Şule Bilgeç,Neşe Erberk,Gönül Saray,Arzuhan Doğanyalçınhan,Gülseren Akyüz vs vs daha burada sayamıyacağımız bir çok başarılı kadının yerinde neden bi zolmayalım öyle değilmi?neden medyaya ya da bu tür konulara malzeme olalım .kaldıki başımızdaki abşörtülerin bile savunucuları erkekler mi olmak zorunda.Bırakın kardeşim kadın özgürlüğünü doyasıya yaşasın.Fakat kadınlığını onure etmeden.
ilkay [ 2009/02/11 23:44 ]
Mert Bey, siz de benim yazdıklarımı anlamadınız yada anlamak istemediniz bence.Bu kadın düşmanlığınız nerden geliyor,çocukluğunuzda yaşadığınız bir olay mı bilmiyorum ama öncelikle çok geçmiş olsun diyorum size.Ayrıca yazınızla birçok kadını aşağılamanıza rağmen seviyeli ve çok doğru bir eleştiri yazdığımı düşünüyorum.Bir de Seray Hanım herkesin düşüncesi kendisini bağlar,Allah,a şükür öz güvenim de tamdır,öyle olmasa bu eleştirileri yazmaz,korkak gibi okur geçerdim!... Sadece pofpoflanmaya değil ,eleştiriye de daha açık olmanızı tasiye ederim.
ecobulent [ 2009/02/11 21:48 ]
Diğer konuya gelincee..evet biz erkekler evlenmeden önce 100 ayrı kadınlada yatsak, evleneceğimiz kızın bırakın yatmayı, mümkünse hiç kimseyi öpmemiş bile olmasını tercih ederiz..adaletlimi??kesinlikle hayır!!ama gerçek bu mu?kesinlikle evet!ister kabul edin ister etmeyin ama durum bu hanımlar beyler..bu durumda ne olacak?kadınlar biraz daha dikkatli olacak ve hemen kendini teslim etmeyecek..daha ilk buluşmada hemen hiç çekinmeden cinsel tecrübe yaşayan bir kadında, o erkekle alakalı ileriye dönük pembe düşler kurmayacak...çok saf değilse tabi!erkekler bu kızlara bi günlük heves gözüyle bakıyor uyanın artık sevgili bayanlar..hem kendinizi kandırmayın hemde bizi strese sokmayınnnnn:))))kızıyorsunuz biliyorum ama mantıklı düşünürseniz hak verirsiniz..bu arada tekrar ediyorum: bu adaletli değil..ama gerçek bu..üzgünüm.........
ecobulent [ 2009/02/11 21:41 ]
Kadınlar dışarı çıkarken makyaj mini etek, dekolte vs en alasından yapıp sonra da ''biz bunları erkekler bize baksınlar diye yapmıyoruuuuuzzzzz'' diyorlar:))belki haklılar..ama en azından ''rakibi olarak gördükleri'' diğer kadınlar için yapıyorlar bu gerçek..ama o şekilde düşünüldüğü zaman bile yine erkeklerin ilgisini çekmek isteği araya giriyor.neden diğer kadınlar rakip??hangi konuda rakip?erkekler konusunda tabi! Ayrıcaa..mert hocama katılıyorum..giyinir kuşanırlar sonrada kimin bakacağına kendileri karar verirler..kendi statülerinden daha üstün erkeklere ''normal bir hediye'' gibi sunarlar kendilerini en fazla..ama düşük standarddaki birine ''büyük bir lütuf gibi''...son olarak:giyiyorsan mini eteği, çekiştirme de millet baksın madem öyle!!çekiştireceksende giymeee!!!!!!
DİLAY [ 2009/02/11 16:54 ]
EVET HOCAM BIRAZ -DAHA DİKKAT CEKEN BI BAŞLIK KOYABILIRDINIZ METNIN ÜZERINE COK OLMASADA GOLGE DUSURMŞ....KALEMINIZE SAĞLIK:)
FATMA ASL. [ 2009/02/11 16:44 ]
mert bey yazınızı gercekten cok yerınde ve guzel buldum...TABI GENELLEYEMEYIZ. AMA %70 LAF ATILDIGINDA KESINLIKLE SIZIN SOLEDIGINIZ GIBI TEPKI VERIYOR BUDA GERCEK....
MERT ASLAN [ 2009/02/11 16:37 ]
Teşekkür ederim Seray hanım. Dünyada çok zor olan iki şeyden söz ederler: Anlaşılmamak ve yanlış anlaşılmak. İnsanın kendisini anlayan birine rastlaması harika bir şey! Minnettar oldum. Yürekten sevgimle kalın...
Seray [ 2009/02/11 13:25 ]
İlkay kardeşim ,ben dekolte giyip makyajlanarak dışarıya çıkan bir bayanım ama Met Bey in anlattığı şeyleri hiç de üzerime alınmadım.Çünkü ben Mert Bey in dediği gibi, birilerinin bakışlarını üzerime çekmek niyet ve amacıyla giyinip ve makyaj yapıp dışarıya çıkan birisi değilim.Mert Bey in sözlerine konu ettiği kişinin kendim olmadığını biliyorum.Mert Bey,yerinde ve haklı gözlem ve değerlendirmelerinizden dolayı sizi tebrik ediyorum ve sizin bu anlamda dile getirdiğiniz değerlendirme ve yaklaşımlarınızı beğeniyle takip ediyor ve kendinden emin ve öz güven sahibi dostlarıma da sizin yazılarınızı öneriyorum.Darısı da İlkay hanıma,selamlar...
MERT ASLAN [ 2009/02/11 11:47 ]
Günlük yaşamda en fazla önemsediğim şey olması nedeniyle, iyi niyetli kimselere karşı ayrı bir hayranlık duyarım. Kötü niyetli olduğu kuşkusu doğuran bir tek dostum olmamıştır. Tamamen fantezi gibi dursa da, tüm okurlarımın da iyi niyetli olmasını çok isterdim; ama bayanların erkeklere göre daha cin olduklarının farkına vardığı gün, onlarla olan kayıtlarını önemli ölçüde dondurmuş biriyim. Daha doğrusu, ayak ayak üstüne atıp beyni bir kenara koyduktan sonra işkembe kanalıyla ayarsızca atıp tutan kadınlar cephesinden yönelen kirli kurşunlar beni yaralamıyor artık...
ilkay [ 2009/02/11 00:41 ]
Ben de dekolte giyinmiyorum ama sanki tüm dekolteli kıyafet giyenleri bu şekilde iffetsizmiş gibi göstermeniz çok yanlış.Ayrıca etrafımızda ne hikmetse aşırı makyajlı ve hem türban takıp hemde streç gibi vücut hatlarını açıkça belli eden kıyafetlerle dolaşanlar çok fazla türedi bence ,biraz da onları eleştirip suçlayın!...
hakkı [ 2009/02/10 16:10 ]
yazı çok güzel benim yazmak istedigim bir konuydu benden önce davranmışsınız tebrik ediyorum bence daha kışkırtıcı ve daha güzel bir başlık olabilrdi bu arada arkadaşların tafsiyesiyle yazınızı adanadan okuyorum baki slm
b.nursaka [ 2009/02/10 14:37 ]
Bulmuşsunuz dikkat çekmenin yolunu (kadınlar)
METİN [ 2009/02/10 14:27 ]
Bir türk(!) erkeği ancak bu kadar tasvir edilebilir diye düşünüyorum.Bir de türk(!) erkeğinin bu etiğini hayatının diğer boyutlarına teşmil ettiğmizi düşünelim, kim bilir ne ilginç bir kompozisyon ortaya çıkardı.Gerçi kabaca türk(!) erkeğinin sosyal davranışıyla alakalı şu söylenebilir: bütün ilişkileri,diyalogları,tutum ve davranışları vaziyete intibak üzerinden seyreder.Hayatının hemen hemen her alanında baskın düzeydedir bu davranış.Kadınlarınsa gözlemlerinden mülhem anlatısını yaptığın şey ise olabildiğince manidar geldi bana Hocam.Türk toplumu olarak yaşadığımız bu paradoksal halin modernizm dediğimiz olguyla örtüşük bir çok boyutunun olduğunu düşünüyorum Hocam.Değer yargılarımızın muallakta oluşu biz türkleri bir çok şey ve olaylar karşısında sapla samanı birbirine karıştırmamıza neden oluyor ve bu da acube davranış kalıplarını gün be gün besliyor şüphesiz.

 


Yazarın Tüm Yazıları
 2009.02.16 -  Çokeşliliğe “hayır” mı diyorsunuz?
 2009.02.10 -  Kadının Mahremiyet Evi
 2009.02.02 -  Öğrenmenin dayanılmaz tadı
 2009.01.26 -  Hadis tercümesinde taşralı ağzı
 2009.01.17 -  Bilin bakalım! Erkekler insan mıdır, bankomat mıdır?
 2009.01.12 -  Ergenekon dalgalarında kısa bir sörf
 2009.01.05 -  Kadınlar iletişim beceriksizi mi yoksa?
 2008.12.29 -  Cennetin ve cehennemin fragmanları
 2008.12.23 -  Anti-depresif öneriler
 2008.12.16 -  Sen olmazsan cennet solmaz mı?
 2008.12.07 -  İyilik ve kötülüğün kimyası
 2008.12.01 -  Allah sevgisinde kıskançtır
 2008.11.24 -  Yazma yetisi üzerine iki çift söz
 2008.11.16 -  Anneler ve sevgililer
 2008.11.11 -  Sırlar harikadır. Ta ki yakalanıncaya kadar…
 2008.11.03 -  Geğiren tanrıçalar
 2008.10.27 -  Masumiyet insana en çok yakışandır
 2008.10.20 -  Demirel: Eski Siyasetin Büyük Mavrası…
 2008.10.13 -  Aldatan Erkeklere Kuşbakışı
 2008.10.08 -  Aldatan Kadınlara Kuşbakışı
 2008.09.29 -  Kadınlık nelere kadirdir!
 2008.09.22 -  İnsanlardan uzaklaştıkça Tanrı’ya mı yaklaşıyoruz?
 2008.09.15 -  Tesettür Kutsal kitabın ne tarafındadır?
 2008.09.08 -  Kutsal gerdek
 2008.09.01 -  Allah’ı Sevme Sanatı
 2008.08.25 -  Hıristiyan Mü’minler
 2008.08.17 -  Tutsaklığı sevmek
 2008.08.10 -  Dilek Tepesi
 2008.07.27 -  Bir çiçekle de bahar olurmuş
 2008.07.15 -  Dante Beatrice’e kavuşsaydı…
 2008.07.07 -  NLP’den ışıltılı kareler (2)
 2008.06.30 -  Karanlık mağaraların zavallı yarasaları
 2008.06.23 -  NLP'den ışıltılı kareler (1)
 2008.06.14 -  Cennette kadın figürü
 2008.06.08 -  "Yürek Acısı"
 2008.06.02 -  Erkeği tutmak kolay mı sanırsınız?
 2008.05.24 -  Her ölüm vakitsizdir
 2008.05.14 -  Reinkarnasyon
 2008.05.05 -  Kölenin öyküsü
 2008.04.28 -  İlahiyatçılar Hz.Muhammed'ten daha mı iyi biliyor?
 2008.04.21 -  Kadınlar cennetine hoşgeldiniz!
 2008.04.15 -   Biraz daha episteme,biraz daha özlem...
 2008.04.07 -  Bir kibir abidesine
 2008.03.31 -  Kadınlar erkekten ne duymak ister?
 2008.03.24 -  Repertuarımdaki üç kırık hayat
 2008.03.16 -  Kadınlarla hala tartışıyor musunuz?
 2008.03.10 -  Yoksa bu bir rüya mıydı?
 2008.03.02 -  Kadınlar ve tapınaklar
 2008.02.24 -  Hiç kimsenin kadınları
 2008.02.17 -  Ölüden isteme ile diriden istemenin farkını rica edeyim
 2008.02.12 -  Tanrı'nın yeryüzündeki başyapıtı üzerine
 2008.02.05 -  Sıradan ve yüce, yakışıklı ve bayağı
 2008.01.28 -  İdeolojik ve toplumsal baskıya karşı bireysellik
 2008.01.24 -  Aldatan Kadınlara Kuşbakışı
 2008.01.21 -  Nietzsche, Marks veya Tanrı’ya Küsmek
 2008.01.14 -  Yoksa bu fakiri aşktan bihaber mi sanırsınız?
 2008.01.07 -  Kadınınıza yüreğinizle dokundunuz mu hiç?
 2007.12.31 -  Dört Kitaba Sığmazsan, Sen Ne İşe Yararsın?!
 2007.12.24 -  Kadınların Gizli Dünyası Üzerine
 2007.12.16 -  Sosyal Demokratların Reel Politik Dramı
 2007.12.10 -  “En yakın dostum katilim olur mu?”
 2007.12.03 -  İnin O Şatodan Aşağıya!
 2007.11.26 -  “Çift Gerektirmeli Bir Tanrısal Adalet Sarmalı” -Özeleştirel bir yaklaşım-
 2007.11.18 -  Müslümana Sopa Caiz midir?
 2007.11.11 -  Sevgili Erkekler! Türk Kadınları Size Hiç Bakmıyor mu?
 2007.11.05 -   “Hz. Muhammed ve etkin dinleme sanatı”
 2007.10.29 -  Kahrolsun PKK veya kötü reklam yoktur
 2007.10.22 -  Barda oturan adamın düşleri
 2007.10.15 -  “Feminizm gerçekten feminin (dişil) bir akım mıdır?”
 2007.10.08 -   “Model Türkiye’yi görmek ya da görmemek”
 2007.10.01 -  “Aldatılan Adamın Komedyası”
 2007.09.24 -  Kadınların cebi neden yoktur
 2007.09.20 -  Benim adım aşk
 2007.09.17 -  Herkese merhaba!
Aslan Korkmaz gelirken, Tuzcuoğlu giderken…
Lokman Koyuncuoğlu
Çokeşliliğe “hayır” mı diyorsunuz?
Mert Aslan
Otur oturduğun yerde
Memduh Nihat Ada
Davos Krizi; Erdoğan milat attı, Perez yavuz hırsız.
Taner Aydın
Affan Dede'ye para saydım
Mustafa Azılıoğlu
Boya boya çek
Huriye Karnap
Her ıslanan anlamaz!
Semra Hoyraz
MÜSİAD Farkı
Aydoğan Deveci
Davos ve sonrası…
Dr.Ali Can
Anlatma Sanatı
Alev Ayyıldız
Yapboz
Nadide Ü.Altıparmak
Göçmen Kuştu Kalbim
Hakan Bahçeci
 

Bu Site Konda İletişim ve Medya Grubunundur.
E-Posta: bilgi@haberkonya.com