Anadolu gazetecileri devletine ve milletine karşı sorumlukları olduğunu unutmayan,gece gündüz çalışan karnı aç sırtı açık ama bir o kadar da ağaçlar gibi ayakta ölmesini bilen bir sektörün yılmaz bekçileridir.Bunun böyle bilindiğini herkesin bildiğini düşünüyorum.Gel gör ki her basın aktivasyonunda süslü, süslü olduğu kadar içi doldurulmayan konuşmalar yapılmakta ve bu konuşmalara ara vermeden devam edilmektedir. En klasik konuşma ise “biz Anadolu basınını asla göz ardı edemeyiz. Çünkü onlar bizim gören gözümüz işiten kulağımız dünyaya açılan penceremiz. Anadolu basını ne çıkar amaçlıdır ne de çıkar amaçlı medya gruplarına benzemeye çalışan güç adacıklarıdır.Onlar şerefiyle çalışan insanlığı aydınlatan memleket meselelerini gerekli yerlere ulaştıran tertemiz insanlardır. Onlar için ne gerekiyorsa derhal yapılmalıdır ve bizde hükümet olarak bakanlık olarak üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız ve yapacağız…”.
Bilinen yönüyle genellikle konuşmalar böyle yapılır. Ama her nedense Anadolu’dan ayrıldıktan hemen sonra verilen sözler unutulur.Belki unutulmuştur diye Anadolu basının sorunlarından birkaç tanesini gündeme taşıyarak hatırlatmak istiyorum.
Sarı basın kartı. 212 basın sigortalı fikir işçisi kadrosunda bulunan ve kendi içinde değişik kriterlerle Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce basın mensuplarına verilen bu kart hiçbir işe yaramamaktadır. küçük bir kağıt parçası gibi görülen kartvizit bile basın kartından daha faydalı olduğunu söylemezsem kartvizitin hakkını yemiş olurum. Sarı basın kartlı basın mensubu bu kartla ne otobüse binebilir,ne havayolu uçuşlarının indirimli tarifelerinden faydalanabilir,ne iletişim araçlarını indirimli kullanabilir, ne elektrik ,telefon ve internet avantajlarından yararlanabilir.Daha doğrusu bu imkanlardan istifade eden basın mensupları Türkbank ihaleleriyle yakından ilgilenen dönemin başbakanının pijamalı arkadaşının Anadolu basınını bitirelim isteğiyle kaldırdı.Tuzu kuruların isteğine kayıtsız ve şartsız evet diyenlerin amaçlarına ulaştığını da rahatlıkla söyleyebiliriz.Anadolu basını artık daha güçsüz hale gelmiş ve getirilmiştir.
Güçlü bir Anadolu basını için son söz Başbakanımızdan gelmişti.YTB şurasına katılan Sayın Erdoğan haklarınızı iade etmek bir yana önemli katkılarımız olacak diyerek hepimizi ümitlendirmişti…