:. Haberler
  Bilişim
  Dünya
  Eğitim
  Ekonomi
  Kültür Sanat
  Politika
  Sağlık
  Spor
  Yaşam

  :. Gruplar
  Hava
  Söyleşiler
  Yazarlar

Avrupa bizi neden istemiyor? 
Nurettin Bay   ( nbay@haberkonya.com )


Bugün Ramazanın üçüncü günü. Ramazan ayına moralli girdik. Avrupa Birliğinden gelen haber bizi sevindirdi.

Avrupa Birliğinden müzakere tarihini 17 Aralık 2004’de aldık. O gün Şeb-i Arus’du. Müzakerelerin başlama süreci ise Ramazan arafesine denk geldi.

Müzakereler Ramazan ayına denk gelince ister istemez, Avrupa ile bütünleşecek olan Türkiye’de farklı konular da gündeme geldi. Hıristiyan Avrupa’nın Müslüman olan tek ülkesi Türkiye.

Yüzyıllardan buyana hilal ile haç arasında süren mücadele Avrupa Birliği çatısı altında nasıl bir yol izleyecek. Malum Avrupa halkının büyük bölümü sırf Müslüman olduğu için Türkiye’nin Avrupa birliğine üye olmasına karşı. Tersine; Türkiye’de ise halkın büyük kısmı Avrupa Birliğini istiyor. Belki süreç tamamlandığında referanduma gidileceğinden, sonunda Avrupa bizi kabul etmeyecektir.

Pekiyi Avrupalılar bizi neden istemiyor, biz neden AB’ye girmek istiyoruz.

Avrupalıların bizi istememesinin başlıca sebepleri şunlar;
1- Avrupalıların tamamına yakını Hıristiyan. Türkler ise Müslüman..
2- 70 milyon nüfusa sahip olan Türkiye AB’ye girdiğinde, Avrupa Birliğindeki güç dengesi değişecek. Bu da Avrupa Birliğindeki güçlü ülkelerin işine gelmiyor.
3- Avrupalılar, aşırı göçten korkuyor. Fakir Türklerin Avrupa’yı istila edeceğini, düşük ücretlerle çalışmaya razı olacak olan Türk gençlerinin, Avrupa’da işsizliğe yol açacağından endişe ediyorlar.

Türklerin AB’ye girmek istemesinin ise farlı gerekçeleri var.
1- Türklerin bir kısmı, Avrupa Birliğine girdiğimizde, ekonomimizin güçleneceğine, refah seviyemizin yükseleceğine inanıyor.
2- Bir diğer kısım ise, Avrupa Birliğiyle birlikte daha fazla özgürlük, daha fazla sosyal ve kültürel haklar elde edebileceklerini düşünüyor.
3- Bir değer kesim ise, Avrupa Birliği’nin medeniyetin merkezi olduğunu, Avrupa Birliğine girişimizle birlikte , dünya süper ligine çıkacağımızı iddia ediyor.

Bir de endişeler var. Avrupa Birliğine girişimizle birlikte milli ve manevi değerlerimizi kaybedeceğimizden korkanlar, ahlaki bakımdan yozlaşacağımızdan endişe duyanlar mevcut.

Yukarıda belirtilen bütün gerekçeler ve kaygıların tamamı doğru. Dünyada hangi işe girişirseniz girişin, önünüze zorluklar mutlaka çıkacaktır. Zorlukları kolay kılmak, dezavantajları avantaja dönüştürmek sizin elinizde. Sonuçta halkımızın büyük bölümünün arzusu gerçekleşti ve müzakereler başladı. Avrupa Birliği rahmetli Turgut Özal’ın deyimiyle “uzun ince bir yol”. Bu yolda dikkatli adımlar atmak lazım.

Kendi özümüzden taviz vermeden, varsa Avrupa’nın iyi yönleri onları alıp, varsa kötü yönleri onlardan da uzak durarak, Müslüman kimliğimize halel getirmeden bir Avrupalının sahip olduğu bütün imkanlardan istifade etmek için yola çıkmalıyız.

Bunun için öncelikle standartlarımızı Avrupa Birliği seviyesine yükseltmemiz gerekiyor. Bu aşamada Avrupa bizi tam üye olarak kabul ederse ne ala, etmezse, Avrupa kriterlerini Türkiye kriterleri diye değiştirip, ileride Avrupa standartlarının üzerine çıkarak onların bize imrenmelerini sağlamamız gerekiyor.

Bu zor bir şey değil. Çağ açıp, çağ kapayan, medeniyetler kurup, bütün dünyaya kendi medeniyetini ihraç eden ecdatların evlatları bir gün bunu da başaracaklardır.

Ne Avrupa’dan ne de Avrupa Birliğinden korkalım. Korkularla bir yere varılamaz. Dünya’da korkarak başarılı olmuş bir tek kişi gösteremezsiniz. Avrupa Birliğini biz istedik. Şimdi sıra onların kriterlerini yerine getirmede. Çıta yüksek. Ne kadar iyi motive olup, ne kadar fazla çalışırsak, çıtayı yakalamak o kadar kolay olacak.

Türkiye üç yıl gibi kısa bir sürede milli gelirini yaklaşık iki kat artırdı. Enflasyon 30 yıl aradan sonra ilk kez tek haneli rakamlara indi. İhracatımız artıyor. Eğitim ve Sağlık alanında iyi gelişmeler yaşanıyor. Yolsuzlukların üzerine gidiliyor. Kara delikler teker teker kapatılıyor.

Mehmet Akif’in güzel bir şiiri var.
“İki el bir baş içindir.
Davransana;
El de senin, baş da senin”

Sıra davranmada. Sonra bakın görün ne güzel gelişmeler olacak.
Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız
Şu ana kadar yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapmak ister misiniz?

 


Yazarın Tüm Yazıları
 2006.07.01 -  KONYA 2007’YE HAZIR DEĞİL
 2006.04.20 -  Mr.SOPP, ABD VE PROF. BAYRAK
 2006.04.19 -  Sizin cazibe merkeziniz neresi?
 2006.04.10 -  AMAN DİKKAT!
 2006.04.03 -  Konya'da Kozmik Raks
 2006.03.24 -  KONYA’NIN BEKLENEN YÜKSELİŞİ
 2006.03.22 -  Türbe önünü ne yapmalı?
 2006.03.10 -  KONYA İÇİN BÜYÜK FIRSAT
 2006.02.13 -  VURUN KONYALIYA!
 2006.01.26 -  BAŞI AÇIK NAMAZ VE DAVOS
 2006.01.17 -  KONYA YENİ VALİSİNDEN NE BEKLİYOR?
 2006.01.05 -  AK PARTİ’Yİ BEKLEYEN TEHLİKE.
 2005.12.30 -  ŞEB-İ ARUS 733
 2005.12.28 -  GERGİNLİK ÜRETME MÜHENDİSLERİ
 2005.12.22 -  KOP için tam sırası
 2005.12.17 -  EĞİTİM, EĞİTİM, EĞİTİM
 2005.12.12 -  Kes Bir Mevlana!
 2005.12.11 -  KONYA UÇAĞI NEDEN İNEMEDİ?
 2005.12.08 -  KONYA VE AKYÜREK VİZYONU
 2005.11.25 -  KONYA BU İŞTE…
 2005.11.18 -  21 YIL SONRA NEDEN ŞEMDİNLİ?
 2005.11.11 -  KANAL TÜRK’TE KONYA DÜŞMANLIĞI
 2005.11.02 -  BUGÜNÜN ÇOCUKLARINA ÜZÜLÜYORUM.
 2005.10.26 -  Mevlana Civarında araç çizme timi
 2005.10.19 -  Pakistan, Nijer ve Konya
 2005.10.13 -  İyi Dansetmek CHP'yi kurtaracak mı?
 2005.10.06 -  Avrupa bizi neden istemiyor?
 2005.09.28 -  KONYA SAHİPSİZ Mİ?
 2005.09.20 -  VATANDAŞIN RAMAZAN HASSASİYETİ
 2005.09.09 -  HİSARCIKLIOĞLU NE DEDİ?
 2005.09.01 -  KONYA’NIN TABULAŞTIRDIĞI YANLIŞLAR.
 2005.08.25 -  SEYDİŞEHİR NASIL SANAYİ KENTİ OLUR?
 2005.08.18 -  KONYA’NIN ÖTEKİ YÜZÜ
 2005.08.12 -  AMERİKA TERÖRE KARŞI MI, TERÖRÜ BESLİYOR MU?
 2005.08.08 -  RTÜK’TEKİ KONYA AĞIRLIĞI
 2005.07.27 -  KONYA’DA ŞENLİK VAR.
 2005.07.21 -  Konya'daki Eğitim Başarısı ve YÖK gölgesi
 2005.07.14 -  Başkan Akyürek’in Sır Gibi Sakladığı Büyük Projesi Ne?
 2004.08.16 -  İngiltere Tarım Fuarı
 2004.06.26 -  Kayseri Bizi Büyüledi
 2004.06.19 -  Akyürek'i Dinlerken.
 2004.06.16 -  Konya-Ankara Hızlı Tren Projesi Rafa mı Kaldırıldı?
 2004.06.02 -  Zulüm ile Abad Olunmaz
 2004.04.13 -  Hayatı Hep Bahar Yaşamak
 2004.03.20 -  SON DÖNEMEÇ
 2004.03.15 -  Konya’da Seçimi Kim Kazanır?
 2004.03.05 -  Konya Büyürken
 2004.03.03 -  Politika Rüzgarı
 2004.02.19 -  Konya kendi yükünü taşıyamıyor
 2004.01.31 -  Ne Mutlu
 2004.01.27 -  Zorlu Hafta
Aslan Korkmaz gelirken, Tuzcuoğlu giderken…
Lokman Koyuncuoğlu
Çokeşliliğe “hayır” mı diyorsunuz?
Mert Aslan
Otur oturduğun yerde
Memduh Nihat Ada
Davos Krizi; Erdoğan milat attı, Perez yavuz hırsız.
Taner Aydın
Affan Dede'ye para saydım
Mustafa Azılıoğlu
Boya boya çek
Huriye Karnap
Her ıslanan anlamaz!
Semra Hoyraz
MÜSİAD Farkı
Aydoğan Deveci
Davos ve sonrası…
Dr.Ali Can
Anlatma Sanatı
Alev Ayyıldız
Yapboz
Nadide Ü.Altıparmak
Göçmen Kuştu Kalbim
Hakan Bahçeci
 

Bu Site Konda İletişim ve Medya Grubunundur.
E-Posta: bilgi@haberkonya.com