Bakın ben bunu söylemekten sıkıldım. Biliyorsunuz bundan önce MHP –DSP ve ANAP koalisyonu yaşadı bu ülke ve Konya ili belki de bir hükümette o döneme kadar hiç olmadığı kadar temsil edilme fırsatı yakaladı.
Genel başkan yardımcısından bakana, Meclis Başkanından grup başkan vekiline kadar hükümet nezdinde çok ciddi temsil edilen Konya’ya yapılan yatırımları ise hafızamı zorlamama rağmen bir türlü hatırlayamadım.
Gel gelelim bugüne. Geçtiğimiz hafta Başbakan Konya’ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaretin iki gün sürmesi ve Başbakanın 9. kez gelmesi Konya’ya manidardı.
Konya’da gazetecilik yaptığım dönemlerde Konya’nın bir problemi var mı diye sorduğunuzda Konya gazetecilerinin söylediği hep birkaç yarım kalmış yatırım vardı. Bunları şöyle alt alta koyduğunuzda ; Mevlana Kültür Merkezi, Hızlı Tren, Mavi Tünel, Duble Yol. Bunlara belki bir yada iki tane eklenir yada eklenmez.
Şimdi bugün yapılanlara bakıyorum. Mevlana Kültür Merkezi tamamlandı ve iki yıldır törenler orada yapılıyor. Şükür “yine mi pota altı” geyikleri bitti.
Oyuncağı elinden alınan köşe sakinleri başka mevzulara yelken açmak zorunda kaldı nitekim. Fakat malzeme yavaş yavaş elden gidiyor.
Hızlı Tren start aldı. 2008 yılında Ankara – Konya arası 1 saate inecek. Duble Yol çalışması yavaş yavaş tamamlanıyor.
Mavi tünele gelince Bağbaşı Barajı ve Mavi Tünel için hükümet büyük bir adım attı ve 2006 yılı bu iki proje için atılım yılı olacak gibi görünüyor.
Gördüğünüz gibi Konya için devrim olacak bu icraatlara değilde, bardağın ağzına yakın bölümdeki boş yanına bakmak bence biraz haksızlık olacak.
Taraflı düşündüğümüzü söyleyen olabilir. Ama bakanlarla, genel başkan yardımcıları ve meclis başkanlarıyla temsil edilen Konya’ya çakılmayan çiviler zamanında ağzını açıp tek kelime etmeyenler bugün şu eleştirilerini yöneltirken biraz insaflı olmalıdırlar.
Bir başbakan düşünün ki Konya’ya hiç gelmemiş. O gün neden sen Konya gibi bir ile gelmedin diye sormayanlar, 9 kez Konya’ya gelerek verdiği önemi gösteren bir Başbakan’ı eleştirirken de insaf ölçüsüne dikkat etmek zorundadır.
Elbette yapılanlar tamam bu iş bitti anlamına gelmez. İhtiyaçlar vardır. Ancak yıllarca öksüz bırakılan Konya’ya yapılan yatırımların gözden kaçırılarak hükümete ve milletvekillerine vurulan bel atı yumruklarda da yine insaflı davranmak gerekmektedir. En azından hakkını teslim etmek gerekir.
Gazetecilik hep eleştiren ve hep olumsuzlukları gören demek değildir. Zira gazetecilik demek zaman zaman olumlu gözle de bakabilmektedir.
Eleştiri ise olumsuz yönlerin dile getirilmesi değildir. Zaman zaman yapılabilenleri de dile getirerek taktir etmektir.
Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız
( Toplam 2 yorum
yapılmış )