:. Haberler
  Bilişim
  Dünya
  Eğitim
  Ekonomi
  Kültür Sanat
  Politika
  Sağlık
  Spor
  Yaşam

  :. Gruplar
  Hava
  Söyleşiler
  Yazarlar

Eğitimde dinsizleşme süreci 
Alev Ayyıldız   ( ayyildizalev@gmail.com )



Gündemi Türkiye kadar çabuk değişen başka memleketler var mıdır acaba?

Ülke genelini ilgilendiren birçok konu o kadar büyük bir süratle değişiyor ki bırakın normal vatandaşı medya dünyasında olanlar bile bu değişimi takip etmekte zorlanıyorlar.

Örneğin toplanma tarihi çok da olmamasına rağmen eğitim şurasının üzerine o kadar çok konu değişti ki bu önemli mevzunun ne kararları nede alınabilecek önlemler ve yapılacak yenilikleri tartışıldı.

Şuranın durumu ise daha acıydı. İmam hatiplilerle uğraşmak, eğitim alanında yaşanan sıkıntıları tespit etmekten daha kolaydı kuşkusuz.

Türkiye’de üzerinde konuşulması en zor konulardan birisi olan eğitimde bırakın kalitenin tartışılmasını varlığı yokluğu, sistemi bile belli değil açıkçası.

Ezberci ve dayatmacı eğitim ahlaki erozyonla birleşmesi neticesinde bugün başta liseler olmak üzere gençlik belirsiz bir uçuruma doğru sürüklenmek isteniyor.

Son yapılan istatistikler oldukça dikkat çekici. Lise 1.sınıflar arasında yapılan araştırmalar neticesinde toplam öğrenci sayısının üçte birinin sınıf tekrarı yapığı gerçeği çıkıyor gözler önüne.

Gayesiz ve amaçsız bir toplum olmanın bedelini gençler ödüyor.

Milli ve manevi değerlerden uzaklaştırılan gençler içlerindeki boşluğu farklı duygularla dışa vuruyorlar

Gençlerde meydana gelen çöküntünün en önemli iki nedeni var.1.si aileden gerekli manevi desteği ve İslam’a ait bilgileri alamaması.

2. si ise başta medya grupları olmak üzere birçok kurum tarafından yoğun şekilde sürdürülen materyalist yaşam biçimi özentisi ve akabinde ki kültürel yozlaşma.

Ailelerin yaptığı en büyük hata çocuklarının iyi bir insan olmasından öte iyi bir iş bulmasına odaklı bir hayatı teşvik etmeleri.

Küçük yaşlardan itibaren OKS’ler, ÖSS’lerle çocuğunu yarış atı psikolojisiyle yetiştirmeye çalışan aileler özünde kendi yapamadıklarını çocuklarına yaptırarak iç dünyalarının tatminlerini sağlıyor.

İçindeki manevi boşluğu maddi başarılarla doldurmaya çalışan gençler istedikleri ölçüde başarılı olsalar bile mutsuz bir hayat sürüyorlar.

Bunun bedelini görmek isteyenler yolları düşerse (Düşmese bile düşürmeye çalışsınlar.) huzurevlerini ziyaret etsinler.

Çocukları çok iyi mevkilere gelmiş birçok ihtiyarla karşılaşacaklar. Maddi tatminler etrafında yetiştirdikleri evlatları onları maddi hayatın bir getirisi olarak ihtiyarlayınca huzurevlerine gönderiyor.

Çocukları İslam’a yönelen aileler önce iyi bir iş kazanması gerektiğinin altını çiziyorlar. Ne gerek varki İslam’ı tanımaya.

Nasıl olsa yaşlanınca arada kılınacak namazlara ve gidilirse hac vazifesi yeterli olacak ki gözlerinde anlatmıyorlar evlatlarına.

İslam’ı araştıran ailelerin çocuklarına en çok söyledikleri “Boş ver çok araştırma. Bak sonra çıldırırısın. Sen hele işini al eline” gibi akıl almaz mantık dışı sözlerle çocukları farkında olmadan İslam’dan uzaklaştırıyor.

Manevi boşluğu başarıyla kapatmaya çalışan genç zümrenin yanı sıra bu boşluğu alkol, uyuşturucu madde, kız ya da erkek arkadaşa aşırın yönelim, futbol fanatizmi yada günün popüler olan kavramı kabadayı tavırlara bürünme harekelerine sarılanlarda var.

Burada medya devreye giriyor. İslam’a ait değerleri ve kavramları yok etmeyi alışkanlık haline getirmeye çalışan kuruluşlar hayali kahramanlarla gençleri yönlendirmeye çalışıyorlar.

Eskiden Rambolar, Rackiler vardı .Şimdi yerini Polatlar aldı. Hayali kahramanların gerçek dünyalara taşınmasıyla kanlı bıçaklı kavgaların yaşandığı bir ortam oldu okullar.

Daha dış dünyadan habersiz gençler kabadayı tavırlarla dünyalar yıkıp dünyalar kuruyorlar.

Öğrencilerin maneviyattan koparan diğer bir konuda hala ısrarla anlatılan materyalizmin kurucusu Darwin ve öğretileri.

Hani şu maymundan türediğimiz masalını ortaya atan kişi. Nedense bırakın sosyal dersleri fen derslerinin bile merkezi Darwin haline getirilmeye çalışılıyor.

Görüşünün yanlış olduğu ünlü evrimcilerle bile itiraf edilmek zorunda kalınmış Darwin’in öğretilerinin Türkiye’de hala geçerliliğini koruması ise hayli düşündürücü.

Hatırlıyorum da lise döneminde o kadar çok maymundan türediğimiz aktarılmıştı ki Haşa Allah’ın önce maymunu yarattığını sonra maymunun evrimleşerek insana dönüştüğünü düşünmeye başlamıştık.

Çok şükür İncillerin aralarında dolarlarla dağıtıldığı o dönem bizi Harun Yahya’nın evrim aldatmacası adlı kitabı kurtarmıştı.

Bugün bazı programlar tarafından gençleri ailelerinden koparan bir imajla karalanamaya çalışılan Adnan Oktar’ın kitapları benim İslam dünyasıyla tanışmamı sağlayan en önemli etken olmuştu.

Diyenler olacaktır muhakkak. Din kültürü ve Ahlak bilgisi dersleri de veriliyor diye. Fakat oluşturulan dinsizleşme havasında oldukça sönük, kuru ve yavan kalıyor hazırlanan kitaplar ve hocaların anlattıkları.

Hâlbuki tarih boyunca yüce dinimiz İslamiyet’i aktaran nice büyük İslam Âlimi var. Bunların görüşlerinden faydalanılarak okul müfredatında güncel kitaplar hazırlansa eminim genç kitlenin ilgisini çekecektir.

Hani meşhur hikâye vardır. Oğluna “Adam olamazsın” diyen ihtiyar yıllar sonra kendisini zorla karşınsa diken mevki ve makam sahibi oğlunun bu soruyu hatırlatması üzerine şöyle der. “Ben sana okuyamazsın demedim adam olamazsın dedim”.

Unutulmamsı gereken bir gerçek var ki öncelikli olan okumak değil adam olmak insan olmaktır.

Yüce dinimiz İslamiyet’in ilk emri oku olduğuna göre bunun idrakinde yetişecek genç bir nesil eminim maddi başarılarla istenilen yerlere gelirken adam olmanın en önemlisi insan olmanın hakkını verecektir.




Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız ( Toplam 8 yorum yapılmış )

Biyolog [ 2007/06/19 09:42 ]
gerçeği görmek

Sadece Türkiye'de değil dünyanın heryerinde güçlü bir şekilde okullarda evrim propagandası yapılmaktadır. Dinsizliği gençlerin taze beyinlerine küçük yaşta sokma planlanmaktadır. Allah Adnan Oktar'dan razı olsun, Allah'ın izniyle Türkiye'de kesin olmak üzere, dünyanın birçok yerinde evrimi yıktı, geçti. Bu asılsız iddianın (teori bile demek istemiyorum) çirkin ve karanlık yüzünü ve aslında nasıl bir aldatmaca olduğunu bizlere gösterdi. Adnan Oktar sayesinde bugün türkiye evrime inanmıyor ve darwinist zihniyet bu konuda ülkemizde artık hiçbir şey yapamayacağını anladığı gibi avrupa ve diğer ülkelerde yaratılış Atlası'nın mükemmelliği karşısında çaresizliklerini dile getiriyorlar, ne yapacaklarını şaşırmış durumlar. İtalyan gazetelerinde okudum, şöyle diyorlar.'' bu durumda biz yaratılışçılara karşı kaybeden tarafız''
Adnan Oktar'ın yüzlerce kitabını okudum ve ben de sayesinde İslam'da tanıştım. Aleyhinde yapılan çalışmalar bana sadece şu sözü hatırlatıyor '' meyve veren ağaç taşlanır''. belli ki bazı darwinist kafaların işine gelmiyor putlarının yıkılması. Ama kimse bu insanları yollarından ayıramaz, kararlılıkları yaptıkları basın toplantısında yüzlerindeki ifadeden belli oluyor. yolları açık olsun İNŞAALLAH.
[ 2007/06/19 02:35 ]
yaziniz cok güzel, harun yahya beyin kitaplari benim de islamiyeti tanimama vesile oldu. ayni zamanda şu anda edindigim genis bakis acisina sahip oldum. okurlariniza da tavsiye ederim.
fyilmaz [ 2006/12/19 14:16 ]
Gerçekten çok muhteşem bir yazı. Başta ailelerin sonrada yetkililerin bu yazıyı okumalarını isterim. Gerçeği tam anlamıyla yazıya dökmüşünüz. Başarılar
toprak [ 2006/12/19 12:03 ]
Atatürk ün Kuran mealini yazdıması da Allah bilir laikliğe aykırıdır. Devletle din işleri ayrı ya; nası bi ayrılıksa diyanet işleri yunanistan devletine mi bağlı aceba? Ya da ok din in devlete karıştırılmadığı ortada diyelim ki devlet in dine karışmadığını kim iddia edebilir? Laikliği aldığımız batı medeniyetlerinin üniversite eğitiminden ilköğretimine kadar bi gün bari zahmet edip bi inceleseydiniz bu yoruma kendiniz bile gülerdiniz Ayşe hanım :D Yazının laiklikle nerede çeliştiğini bi açıklarsanız daha bi mutlu olucaz. Ben eğitim sürecim boyunca yahudilik,hristiyanlık ateist hatta darvinist görüşlerin hepsini görüş değil gerçekmiş gibi anlatıldığı bir 19 yıllık eğitim süreci geçirdim. Kendi kültürümüzdekilerin eğitim sürecimizde anlatılması neden laikliğe aykırı oluyor anlamak mümkün değil.
Farlagar [ 2006/12/19 11:51 ]
yaw inanamıom islamiyetin oku emrini eğitimle karıştırmıyacaz da neyle karıştırcaz Allah aşkına insaf biras
f. turan [ 2006/12/15 12:59 ]
islami değerlerin doldurmadığı beyinleri ne yazıkki başka şeyler dolduruyor... yazınız sanki ihtiyaca binaen olmuş kaleminize kuvvet selamlar...
ayşe [ 2006/12/13 23:28 ]
islamiyet oku emrini vermiş ama eğitimle bunu karıştırmayalım lütfen. Bu ülkede laiklik var okullardaki bu hareketin dinsizlik diye diye yorumlanması, laikliğe bir karşı çıkıştır, ATATÜRK'ÜN devrimlerini hiçe saymaktır. görüşünüze katılmıyorum bu yazıyı hiç tasvip etmiyorum. ama düşüncenize yine de saygı duyuyorum...
ayşe [ 2006/12/13 23:28 ]
islamiyet oku emrini vermiş ama eğitimle bunu karıştırmayalım lütfen. Bu ülkede laiklik var okullardaki bu hareketin dinsizlik diye diye yorumlanması, laikliğe bir karşı çıkıştır, ATATÜRK'ÜN devrimlerini hiçe saymaktır. görüşünüze katılmıyorum bu yazıyı hiç tasvip etmiyorum. ama düşüncenize yine de saygı duyuyorum...

 


Yazarın Tüm Yazıları
 2009.02.14 -  Anlatma Sanatı
 2009.01.17 -  Bebek katili Mübarek ve Çağın Diğer Firavunları
 2009.01.01 -  İsrail bir terör devletidir
 2008.12.06 -  Nifaka Karşı İnfak Seferberliği
 2008.11.07 -  Edebin Beden Bulmuş Hali
 2008.10.20 -  Söz ve İnsan
 2008.09.27 -  Bayram Tadında Hayatlar
 2008.09.09 -  Ramazan ve Zulüm
 2008.07.31 -  Miraç tadında hayatlar
 2008.06.12 -  Beklemek ve görmek
 2008.05.16 -  Kısa bir mola…
 2008.04.07 -  Tahammülsüzlük, küçümseme ve kibir…
 2008.03.21 -  Kapatma davasının kapattıkları
 2008.02.27 -  Geçmişine sövmeyen bizden değildir!
 2008.02.09 -  Dikkat kara çarşaflılar geliyor!
 2008.01.11 -  Tenleri siyah yürekleri beyaz insanlar
 2008.01.04 -  Noel Bayramları Gelecek mi?
 2007.12.11 -  Nede olsa komplo teorisi!
 2007.12.01 -  OYAK’ın Ermeni Yanlısı Ortağı
 2007.11.14 -  Bir Serdengeçti Vardı…
 2007.10.24 -  Sağ olan vatan, unutulan şehitler
 2007.10.06 -  Hadi İran olamadık bari Malezya’ya benzeyelim
 2007.09.15 -  Oruç tutuyor musunuz?
 2007.08.22 -  Garip Bir Rüya
 2007.07.29 -  Halkını tanımayanlar, aptal yerine koyanlar
 2007.07.17 -  Bilinmeyen şahadetin ardından
 2007.07.09 -  Düşündüren ve güldüren vaatler
 2007.06.12 -  Anıtlarla anılan teröristler ve unutulan şehitler
 2007.05.14 -  Bilinmeyen Menderes’in ardından
 2007.04.30 -  Kerkük’e karşı Cumhurbaşkanlığı süreci
 2007.04.18 -  Açlığın Ölüm Hali!
 2007.04.01 -  Tehlikenin Farkında mısınız?
 2007.03.20 -  Şehitliği Akif ve Çanakkale ruhuyla anlamak
 2007.02.27 -  Sultan Abdülhamid Han’dan Aziz Valentine
 2007.02.03 -  Dilden kötü kokular Ahmet Hakan’la geliyor
 2006.12.29 -  Seninleyiz Banu Avar
 2006.12.13 -  Eğitimde dinsizleşme süreci
 2006.11.23 -  Medeniyet yolunda güzeller geçidi
 2006.11.06 -  Açılın feministler geliyor
 2006.10.10 -  Peygamberimize sevgimiz bu kadarmış
 2006.09.08 -  Kola olmadan ne yaparız!
 2006.07.24 -  Bu veballe nasıl yaşanır?
 2006.07.11 -  İHANETİN BÖYLESİ
 2006.06.28 -  YASTAYIZ
 2006.06.17 -  KORKMAYIN BİZDEN
 2006.06.06 -  Mankurtlaşıyoruz
 2006.05.25 -  Davam Türkistan
 2006.05.17 -  Son rezalet
Aslan Korkmaz gelirken, Tuzcuoğlu giderken…
Lokman Koyuncuoğlu
Çokeşliliğe “hayır” mı diyorsunuz?
Mert Aslan
Otur oturduğun yerde
Memduh Nihat Ada
Davos Krizi; Erdoğan milat attı, Perez yavuz hırsız.
Taner Aydın
Affan Dede'ye para saydım
Mustafa Azılıoğlu
Boya boya çek
Huriye Karnap
Her ıslanan anlamaz!
Semra Hoyraz
MÜSİAD Farkı
Aydoğan Deveci
Davos ve sonrası…
Dr.Ali Can
Anlatma Sanatı
Alev Ayyıldız
Yapboz
Nadide Ü.Altıparmak
Göçmen Kuştu Kalbim
Hakan Bahçeci
 

Bu Site Konda İletişim ve Medya Grubunundur.
E-Posta: bilgi@haberkonya.com