Pazar günü sendromu diye şey icat ettim. Vatana millete hayırlı olsun…
Genelde çalışan tayfa pazartesi gününe kindar durur. Sebebi bir ya da iki günlük tatilin ardından işe gitmenin zorluğudur. Patron kısmının pek hissetmediği bir duygudur dersek yanılmış oluruz. Elemanın pazartesi işe gitmesi neyse patronun maaş günü yaşadığı hissiyat aynısının benzerdir.
Ben hiç pazartesi sendromu yaşamadım. Yaşayanları da anlamam. Benim alıp veremediğim Pazar günleriyle…
Horozlar benden sonra uyanır…
Milattan beri uykuyla aram yok. Hele hele bu günlerde yarasalarla aynı uyku düzenine sahibim… Gece oldu mu evde dört dolanıyorum. Eğer bir iki canına susamış tavla meraklısı bulursam hanım uyuduktan sonra kendimi dışarı atıyorum ki kaçan uykumu tavla salonlarında yakalayım.
Gece uyku tutmuyor tutmasına da, insanoğlu sabah bari biraz uyur değil mi? Yok. Olmuyor. Bu güneş denen şey yüzünü gösterince horozlardan önce kalkıyor ibibik gibi dikiliyorum evin orta yerinde.
Bunun en sinir bozucu yanı ise aynı tarifenin Pazar günleri de devam etmesi.
Millet öğle vakti kahvaltıya oturur. Bizse Pazar sabahı kargalarla birlikte kalkar aynı zaman dilimi içerisinde kahvaltıyı eder, hanımla birbirimizin yüzüne bakarız bugün ne yapsak diye.
Toplanın çığırtkanın etrafına…
Geçen hafta malum siyasi kesim Kızılcahamam’a üşüşünce baktık bize de yer var, rotayı oraya çevirdik. Aslında gidesim yok ama ilçedeki çocuklar, “gel abi” deyip bize bişeyler konuşursun deyince yine yüreğimin fazla yağları eridi.
Bilenler bilir, eskiden bir kasabaya panayır yeri kuruldu mu ahali oraya üşüşür sonra etraftakiler çığırtkanın ağzının içine bakar ve o fukaraya kahraman muamelesi yaparlardı.
Bizim çocuklarda bize” abi gel bir iki laf et” deyince yapacakları muameleyi aklıma kestirdim ama yinede içimden gitmek geldiği için karşı koyamadım.
Üstelik öteden beri severim çamların havasını. Hele milli parkın içinde bir yer var. Nargilesi de kahvaltısı da fena olmuyor.
Bizim kahvaltı dediğimiz şeyin biraz şehir görmüşüne şimdilerde brunch diyorlar. Ben çocukluğumdan beri mekan mekan dolaşır nerde Avrupa standartlarında brunch varsa oraya demir atarım ki; görgüm, medeniyetim çoğalsın. Bu merakımdan dolayı hadi Pazar günü millet de daha uyuyorken gidip brunch yapalım diye dikildim.
Tembellikte sınır tanımam…
Pazar günlerinin kapalı mekânlarda geçirilmesini pek sevmem ama o mistik mekanın havasından suyundan faydalanalım dedik. Sabah temiz bir brunch yaptık. Ama ne brunch. İsmi ithal kendi yerli.
Saat 12 ye kadar oturmuşuz. Hazır otururken öyle yemeği vakti gelince üşendim geri otele dönmeye. Dedim öyle yemeğini de burada yiyelim.
Oturduğumuz yer sağlam. Manzara da iyi. Yanı başımda şömine de var. Saat 4 oldu. Birde nargile söyledim. Ettik saati 6.
Bir Pazar gününü böylece katlettik. Yerimizden kalkmamanın verdiği huzurla akşam hava karardığında Ankara yollarına düştük yeniden…
Dur bakalım haftaya Pazar ne çıkacak. Bir Abant planım var ama kısmet artık…
Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız
( Toplam 6 yorum
yapılmış )
evet hocam o sendronom bende de var fakat ;bizim sizin gibi brunc yapmak gibi birimkanımız ve maddi gücümüz olmadığı için ancak birbirimizi karı koca yemekle öğleyi bulup sonrada hadi öğle olmuş zaten şimdi akşam olur deyip bir yere gitme duygumuzu bastırarak geçiririz .eminim genelde halk dediğimiz varoşlar bizimgibidir.siz gazeteciler öyle güzel aman aman bir yazı okuduğumuza değecek çıkaramadığınız gibi bide keyfini çıkarırsınız ya şaşıyorum doğrusu .iii keyifler size bizim bu aralar keyfimiz kaçık biraz...malum ülkede enflasyon var...
boş bir yazı keşke hranta değinseydin modaya uyup bu ülkede halka rağmen sahip çık alkış alısın hatta eleştirilirken bile büyürsün suya sabuna dokun murat
hocam tebrik ediyoruz eğlenceli yazılarınızdan dolayı. okunmaya değmeyen o kadar yazıya rağmen bir iki tebessüm bırakmanız yüzlerimizde bize yetiyor. yolunuz açık olsun. kendinde olmayıp bilmeyenlere bence aldırmayın.
Merakımı mazur görün. Gazeteciler hep yer içer gezer mi? Yine bir diğer merak ettiğim konu parayı nerden bulurlar. Ve en önemlisi siz gazetecilikten başka bir iş yapıyor musnuz? Yanıtlarsanız sevinirim.