:. Haberler
  Bilişim
  Dünya
  Eğitim
  Ekonomi
  Kültür Sanat
  Politika
  Sağlık
  Spor
  Yaşam

  :. Gruplar
  Hava
  Söyleşiler
  Yazarlar

Ya taş, ya kuş...! 
Memduh Nihat Ada   ( memduh_nihat@mynet.com )

Çabuk ve tez darılırım. Yüzüm duygularımı ihbar eder.
Küserim. Çehrem renk verir. Çürük armut gibi asılır yüzüm.
Günüme ve yaşadıklarıma kendi rengimi ve coşkumu katma uğraşıma kimileri idealist gibi sözlüklerden aşırma sıfatlar takarlar. Oysa ben iyiye ve güzele öykünmeye çalışırım. Hepsi budur.
Üstüne basa basa realizmden dem vurur arkadaşlarım.
Arkadaşlarım diyorum dostlarım değil…
Realizm: Bize rağmen yaşanan ve kölesi olunan hayattır.
Realizm: Matematiğin egemen olduğu ve merhametin ve şefkatin ve samimiyetin olmadığı buna mukabil her türlü puştluğun, adiliğin, hilenin ve dahi kahpeliğin yaşandığı düzenin adıdır.
Hallac-ı Mansur’a meczup, deli ve dahi denilebilir ama idealist denilemez. Realizmi tanımıyordu zaten. Çorbayı kendine, eti siyah köpeğine –nefsim diyordu köpeği için- istiyordu aşevinden. Hallac-Mansur’u çarmıha gerip idam edenler realistlerdi. Hükümetin, matematiğin adamlarıydı realistler. Ama gelin görün ki bin küsur yıl sonra Hallac-ı Mansur’u ipe çeken realistleri kimse hatırlamazken kendini yaşayan Hallac-ı hepimiz tanıyoruz. Hem o Hallac-ı Mansur değil miydi şöyle diyen: “Öldürün beni! Ben ancak ölürsem yaşayacağım”
Hrant Dink öldürüldü. İyi adamdı. Kendiydi. Güzel bir Ermeniydi.
Dink realist değildi. Realist değildi çünkü realist olsaydı eğer suya sabuna dokunmayan, geçer akçe yazılar yazar, işine bakardı. Ermeni’nin Türk yapılmaya çalışılması gibi akıllara zarar bir anlayışa karşıydı. Ne yazık ki o da “ölünce yaşayacaklardan” oldu…
Ne garip değil mi tarih öldürenleri değil de öldürülenleri diri tutuyor.
Realizm bana Cengiz Han’a rahmet okutan …… Bush’u ve yine realizm bana komşumuz Irak’ta 700 bin insan -Müslüman demiyorum- ölürken susan ve seyreden sözde Müslümanların ne kadar korkak olduklarını hatırlatıyor...
İçim acıyor.
Tebessümü ve güzel sözü şiar edinmiş bir dinin mensubu olarak içim acıyor.
Kendini, kendi rengini arayanlar her daim “kurşunla mı ödüllendirilecek..?”
Teklifsiz ve sonuna kadar güveniyor olmanın karşılığı “Samimi, iyi niyetli fakat gözü kör yolcu…” olmak cümlesiyle mi karşılık bulacak…?
Hayat uzunluğu ile değil ne derece dolu ve heyecanlı yaşanmış olmasıyla bir mana ifade etmez mi?
İnsan olan insan içindeki coşkuyu, rengi, özgürlüğü dışına yansıtmazsa eğer o insan köle değil de nedir..?
İnsan önce ve önce ve yine önce kendini keşfettikten sonra tutup başkalarını keşfetmeye çıkmaz mı?...
Sevgide böyle değil midir…?
Kendini sevmeyen insan başkasını nasıl sever…?
Realizm bana çıkar ilişkilerini, hileyi, desiseyi, kirliliği, suniliği, kepazeliği, kalleşliği, puştluğu hatırlatıyor...
Realizm bana sığ, derinliksiz, samimiyetten uzak insanları ve bir başka insanın kanıyla beslenen korkakları hatırlatıyor…
Realizm bana tok insanların açlara oruç tutmalarını öğütlemelerini hatırlatıyor..
“Köle, köle pazarlarında alınıp satılan değil; kalbi, köle pazarı olandır” der Mihail Nuayme…
İçim acıyor ve bunu söylediğimde Amerikan montu giyen Üniversiteli kardeşim müstehzi bir gülüşle sıtıyor.
İçim acıyor ve acımla büyüyor yüreğim...
Yusuf ile Yakup inek gütmeye giderler. İnek güderken kaybederler birbirlerini. Oysa üvey anaları sıkı sıkı tembihlemiştir, “birbirinizi yitirmeyin” diye. Üvey ana korkusundan evede dönemezler. Birbirlerini bulamayınca da ikisi de Allah’a dua ederler. “Allah’ım ya beni taş et ya da kuş et!...” Yusuf taş, Yakup kuş olur. O gün bu gündür Yakup “Yusuf Yusuf” diye kardeşini arar durur. Ve şimdi her sabah Yusuf diye öten bir kuşun sesi duyulur...
Şimdi bize düşen sabahları Yusuf’un yanında Hrant’ı da çığırmak ve aramak olmalıdır.
Ve şimdi susuyorum! Ve vazgeçiyorum!..
Suskunluğum ve vazgeçişim mağlubiyet değil yeniden ve kendimi yenileyerek bu akıp giden zamana kendi dilimce kayıt düşmek içindir.
Bakmayın yüzümden yenilgi aktığına ben “ya taş, ya kuş” olmak için yola çıktım ve kardeşimlerimi bulmadan geri dönmeyeceğim...!

Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız ( Toplam 2 yorum yapılmış )

krdln [ 2007/02/04 12:55 ]
..ya taş ya kuş diyenlerdenim..belki bir gün kuş olur giderim..özlenen gurbeti çekilen sılaya doğru..yüreği büyük sayın yazarım!yüreğiniz güzelliklerle büyüsün..!
kum tanesi [ 2007/02/02 18:56 ]
çok haklısınız hocam derin dytgular içinde olduğunuzu anlıyorum .günümüzün tek akımı gibi gözüken realizm dünyasında dediğiniz gibi doğrucuların gariplerin düşenlerin ve de en doğrusu halkın kendinden başka hele de müzlümanların dostu yok gibi görünüyor ki;bu da dünyanın sonunun geldiğini haber ediyor gibi geliyor kanımca...

 


Yazarın Tüm Yazıları
 2009.02.12 -  Otur oturduğun yerde
 2008.12.12 -  Kumar oynamıyor musun?
 2008.12.02 -  Biz aşkı Orhan Gencebay’dan öğrendik...
 2008.11.25 -  Su akar yatağını bulur...‏
 2008.09.09 -  Beyaz mendil
 2008.08.16 -  Su toplayan yerimiz, neremiz?
 2008.07.31 -  Yeşil taşı arıyorum
 2008.07.19 -  Yakınlık ne anlama gelir?
 2008.07.01 -  Ben korkağın tekiyim…
 2008.06.23 -  Ninem, ağzına sağlık...‏
 2008.06.16 -  Getire getire bunu mu getirdin?
 2008.06.09 -  Esin Abla ile Halil Emmi
 2008.06.04 -  Bin kaç oluyor?
 2008.05.22 -  Ne budala bir oyun!
 2008.05.14 -  Nasıl kıskanmam?
 2008.04.22 -  Hakemi gözüm ısırıyor!..
 2008.04.08 -  Ellerimi bir çocuğa verdim...
 2008.03.31 -  Çay daveti
 2008.03.24 -  Başka cumartesi
 2008.03.19 -  Bir Zeynep vardı...
 2008.03.15 -  Bacanak kardeşim (2)
 2008.03.06 -  Bacanak kardeşim (1)
 2008.02.29 -  Gül kanayarak açar!
 2008.02.23 -  Kelam bilmeden “kelam” etmek
 2008.02.19 -  Seninle…
 2008.02.16 -  Çiçekçilere uğrayın
 2008.02.11 -  Şenlik yapılsın!...
 2008.02.08 -  Biz ona masal deriz
 2008.01.31 -  Yükseklere nişan alanlar‏
 2008.01.26 -  İnsan bolluğu
 2008.01.17 -  Bataklık bekçileri
 2008.01.09 -  Yorgancı ile kuyumcu
 2008.01.03 -  Geceler içimde hece
 2007.12.28 -  Gülüm
 2007.12.18 -  İş teklifi...
 2007.12.17 -  Korkmak...
 2007.12.12 -  Zarlar atılmıştır!
 2007.12.05 -  Sevgilim olmayan uyku
 2007.11.29 -  Bu kitaplar kaça?-2
 2007.11.19 -  Bu kitaplar kaça?-1
 2007.11.12 -  Nedir baktığın dede?
 2007.11.06 -  Meşguldüm dönemedim, yoğundum yazamadım
 2007.10.29 -  Kızım sana söylüyorum!
 2007.10.21 -  Kalbime sordum
 2007.10.15 -  Rıfat
 2007.10.08 -  Eylül, yine gel
 2007.06.18 -  Hoşçakalın
 2007.06.02 -  Yaşamak galip geliyor
 2007.05.29 -  Orman yanıyordu
 2007.05.25 -  Söyleyeceklerim Var 2
 2007.05.22 -  Söyleyeceklerim var 1
 2007.05.17 -  Üşüyorum kapama gözlerini...*
 2007.05.14 -  Siyah yıldızlar
 2007.05.10 -  Sarhoştan yağ çıkarmak
 2007.05.07 -  İnsan değil misin usta?
 2007.04.30 -  Bir başka zemin...
 2007.04.28 -  Tabanca ile gösterilen penaltı...!
 2007.04.23 -  Güller mi düşüyor gözlerinden?
 2007.04.16 -  Bazı Aşkların Ölümdür Kafiyesi"*
 2007.04.09 -  Her tebessümün kankardeşi
 2007.04.01 -  Ömrümü içine alan parantez
 2007.03.26 -  Bizim mahallenin abisi
 2007.03.19 -  Yandı,bitti,kül...
 2007.03.13 -  Meşgul görünmekten bıktım.
 2007.03.05 -  Cesaretsiz adamın notları 2
 2007.02.27 -  Cesaretsiz adamın notları 1
 2007.02.22 -  Kaç tavuğunuz var?
 2007.02.12 -  Karakış
 2007.02.05 -  Geri dön çocuk!...
 2007.01.30 -  Ya taş, ya kuş...!
 2007.01.22 -  Uykusuzluk neler yazdırıyor insana…
 2007.01.16 -  Güzel abim...
 2007.01.08 -  Güneşin kızını isteyen fare
 2006.12.25 -  Doğum günüm
 2006.12.19 -  Çıldırın!
 2006.12.09 -  Yağmurumuz var
 2006.12.04 -  Bol nahtarlı bir hikaye
 2006.11.27 -  Temayül ve uçurum
 2006.11.20 -  Yazı ve hüzün
 2006.11.13 -  Ve sen...
 2006.11.06 -  Geceydi
 2006.10.30 -  Bir Türk Dört Japon
 2006.10.26 -  Bekliyorum…
 2006.10.16 -  İnadına gülümsemek
 2006.10.11 -  Kardeşimdi...
 2006.10.09 -  Başlarken…
Aslan Korkmaz gelirken, Tuzcuoğlu giderken…
Lokman Koyuncuoğlu
Çokeşliliğe “hayır” mı diyorsunuz?
Mert Aslan
Otur oturduğun yerde
Memduh Nihat Ada
Davos Krizi; Erdoğan milat attı, Perez yavuz hırsız.
Taner Aydın
Affan Dede'ye para saydım
Mustafa Azılıoğlu
Boya boya çek
Huriye Karnap
Her ıslanan anlamaz!
Semra Hoyraz
MÜSİAD Farkı
Aydoğan Deveci
Davos ve sonrası…
Dr.Ali Can
Anlatma Sanatı
Alev Ayyıldız
Yapboz
Nadide Ü.Altıparmak
Göçmen Kuştu Kalbim
Hakan Bahçeci
 

Bu Site Konda İletişim ve Medya Grubunundur.
E-Posta: bilgi@haberkonya.com