|
|
|
|
Usul usul ve İstanbul - Musul |
Nadide Ü.Altıparmak ( ) |
|
Kanal A … Şuaralar haberlerini en çok beğenerek izlediğim kanallardan biri. Diğer haber saatlerinden farklı bir saati var (20.30) Ve rahatlıkla izleyebiliyorsunuz. Türkiye’nin en önemli sorunlarından Musul-Kerkük sorununu kaliteli habercilik anlayışı ile irdeliyor ve izleyicisine farklı bir bakış açısı kazandırıyor.
Kanal A Ana Haber Bültenine Konuk olan Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Hasan Ünal’ın açıklamaları internette yerini aldı. Haber sizlerinde dikkatini çekecektir eğer ki gelecekte en büyük sorunumuz olacak Musul- Kerkük olaylarına ilginiz varsa.
''Türkiye'nin Musul'da ve Kerkük'te hakkı var'' başlıklı haberde Türkiye'nin Musul ve Kerkük'te hakkı olduğunu öne sürdü. Ünal'ın şuna dayanıyor: Irak Devleti parçalanırsa Musul ve Kerkük için eski sahipleri hak iddia edebilir. Malum Türkiye Cumhuriyeti kurulurken Musul ve Kerkük Misak-ı Milli sınırları içindeydi ve hatta bu sebeple Lozan görüşmeleri sırasında bu konu çözülememiş ve olay dönemin Milletler Cemiyeti'ne aktarılmıştı. O dönem yeni çıkılmış bir savaşın ardından yorgun olan orduyu yeni bir savaşa sürüklemek büyük risk görüldüğünden belli ekonomik kazançlarla (Irak petrol ve doğalgaz gelirlerinin yüzde 10'u 25 yıllığına Türkiye'ye verilecekti) 1926 yılında yapılan İstanbul Anlaşması karşılığında Kerkük ve Musul Irak'a verilmişti. ( Ki osmanlı döneminde eyalet sistemi vardı buda sanıldığından fazla toprağı kapsar)
Gelelim Doç. Dr. Hasan Ünal'ın savının dayandığı gerekçeye:
GEREKÇE 1 - İstanbul anlaşması yapılırken Türkiye'ye belirli sözler verilmişti. Mesela bölgede yaşayan Türk nüfusunun hakları korunacaktı. Bu şu anda görüldüğü kadarıyla korunmak bir yana bölgede yaşayan Türkmenler ciddi bir katliamla karşı karşıya.
GEREKÇE 2 - Bölgenin petrolü tüm Irak halkının olacak. Şu anda fiili olarak da böyle bir durum söz konusu değil. Zira bölgedeki Kürtler petrol konusundan Irak Hükümetini bile tehdit etmekten geri durmuyor.
GEREKÇE 3- Son düşünce ise Kerkük ve Musul'un Irak'a devredildiği ve ortada Irak Devleti diye bir ülke olmaması durumunda bölgedeki haklarından şartlı olarak vazgeçmiş olan eski sahipleri (aralarında malum Türkiye'de var) hak iddia edebilir
Bu arada akıllara hemen Osmanlı ile Türkiye Cumhuriyeti karşılaştırması ve orası Osmanlı'nındı karşı çıkışları gelebilir. Fakat Ünal'ın dayandırdığı tez Mısak-i Milli sınırları çerçevesinde ve bu sınırda Türkiye Cumhuriyeti kurulurken esas alınan sınırlar.
Her ne olursa olsun bu tartışmaların dışarıda etkili olduğu kesin. Zira Türkiye'deki açıklamaların ve ciddiyetin hemen ardından ABD birlikleri PKK kampına baskın düzenledi.
Bir diğer bir Kanal A Ana Haberin de ise Kanal A’da yapılan açıkoturumlardan kesitler var. Konuklardan biri aklımda kaldığı kadarıyla eski istihbaratçı askerlerdendi, diğeri eski Bakanlarımızdan Hasan Celal Güzel. Programın sonunda Hasan Celal Güzel yakın geçmişimizden bir olay anlatarak bitiriyor. Musul-Kerkük’ten gelen Prof.lerimizinde bulunduğu Türkmen heyet zamanın Cumhurbaşkanı Kenan Evren’le görüşüyorlar ve bir şekilde Türkmenlere sahip çıkılması isteniyor; Cumhurbaşkanımızın tepkisi ise Musul ve Kerkük’te Türkmen mi var!!! şeklinde oluyor. Anlatımdan sonra Hasan Celal Güzel’in son cümlesi ‘Yorumsuzdur’ oluyor.
Sizce Türk halkı neden bu anlaşmadan yeterince haberdar olmadı? Çünkü Devlet stratejimizde dışarıdaki Türklere ilgi göstermek, strateji belirlemek zamanında gündem maddesi olmamıştır. Olsa idi şayet; Üst düzey yöneticimiz, hayatında bir kere bile duymadıysa bile raporlardan, toplantılardan öğrenirdi. Ne Devlet yeterince bilinçli davrandı, ne de Türk halkı bilinçlendirildi. Şimdi ise bedelini kabuslar görerek ödüyoruz.
Bu anlaşma gerçekten varsa, gerekli stratejiler ve siyasi hamleler belirlendiyse Usul Usul İstanbul – Musul diyeceğiz yada Irak içi boş ülke olarak hayatına devam edecek … yada yaşayarak göreceğiz ki, umarım böyle bir tablo çıkmaz karşımıza. Bedeli kardeş kanı olur!.
|
Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız
( Toplam 7 yorum
yapılmış )
|
Yazınız için teşekkürler... Bu konularda kalem oynatma vakti çoktan geldi, geçiyor bile.. Ancak, usul usul musul derken, Türkiyede yabancılara satılan satılan araziler, özellikle istanbulda Vatikan benzeri bir yapı oluşturmak için patrikane çevresinde alınan topraklar, vakıflara bağışlanan araziler, doğu anadoluda satılan topraklar derken Türkiye'yi kaybermeyelim sakın!!!
Bu satışlardan sıkıntı duymayanlar genellikle ''topraklarımızı götürecekler mi? biz de avrupada almıyormuyuz'' gibi mazeretler ileri sürmektedirler. bir zamanlar Filistinliler de topraklarını satarlarken aynı mazeretleri kullanıyorlardı. Topraklarını götürmediler, ONLAR GİTMEK ZORUNDA KALDI unutmayalım.
Saygılarımla |
|
|
|
Nadide Hanım, sizin de Taner Beyin de yazılarını yakından takip ediyor ve beğeniyorum. Sizlerin sayesinde siteniz de arkadaş çevremizde okunur oldu. Yazılarınızın içerikleri güncel ve bizleri aydınlatıcı dilinizin sadeliği de mükemmel. Başarılarılarınızın devamını diliyorum. Lütfen yeni yazılar yazınız bekliyoruz. |
|
|
eröz
[
2007/02/27 21:34
] |
|
mesajım yorum yazana erbakan hoca bu ülkeyi anlasaydı tayip beye saygı duyar ihtiyar arkadaşına taşıyamayacağını bile bile partiyi bırakmazdı sorarım recai beyle barajı bile aşamayacağın hoca bilmiyorsa neyi biliyor ülke adına artık anlayın bir devir onların laf ebeliğiyle boşa geçti.Anlayın ve öz evladınız tayip beye sahip çıkın pimi çekilmiş bir parti olarak.... gelelim yazıya güzel ve gündeme dair yazıyorsun çocuk iyi yoldasın babali deyimiyle |
|
|
[
2007/02/25 10:20
] |
|
bu ulke erbakan hocamı anlamadıkca medya kurulusları bizlerden bahsetmedikce bu millet hala bizi desteklemdikce dunyada bu olaylar surecek islam aleminin tek kurtulusu birleşmesidir bunun icin enbuyuk olusum D8 projesidir |
|
|
[
2007/01/31 12:45
] |
|
Toplum olarak hassasiyetin zaruri olduğu bir konuya değindiğiniz için çok teşekkür, değinmek de gerek zaten,hatta yetersiz .Derinlemesine bilgi ve bilgilendirme lazım.Tarih okuma ve anlama özürlü bir ulus olarak siz ve sizin gibi kitle iletişiminde bulunan insanlarımızın bu konuları yazı dizileri şeklinde derinlemesine irdelemelerine ihtiyacımız mevcut.
Saygılar
Hacer SELÇUK
Eğitim İletişim Uzmanı-BURSA |
|
|
[
2007/01/31 12:42
] |
|
Toplum olarak hassasiyetin zaruri olduğu bir konuya değindiğiniz için çok teşekkür, değinmek de gerek zaten,hatta yetersiz .Derinlemesine bilgi ve bilgilendirme lazım.Tarih okuma ve anlama özürlü bir ulus olarak siz ve sizin gibi kitle iletişiminde bulunan insanlarımızın bu konuları yazı dizileri şeklinde derinlemesine irdelemelerine ihtiyacımız mevcut.
Saygılar
Hacer SELÇUK
Eğitim İletişim Uzmanı-BURSA |
|
|
|
|
|
Yazarın Tüm Yazıları |
|
|
|
|
|
|