:. Haberler
  Bilişim
  Dünya
  Eğitim
  Ekonomi
  Kültür Sanat
  Politika
  Sağlık
  Spor
  Yaşam

  :. Gruplar
  Hava
  Söyleşiler
  Yazarlar

Denize Düşen Saman Çöpüne Sarılır 
Dr.Erdinç Yücel   ( eyucel@haberkonya.com )

Ne kadar da çok yarışmalar var ülkemizde! Yok, en iyi dans eden, en iyi şarkı söyleyen, en iyi oynayan, en yükseğe zıplayan derken, insan hangisini seyredeceğini bilemiyor. Ama her kanalda böyle yarışmaların yapıldığına göre Türk insanının bu yarışmalara büyük bir rağbet gösterdiği kesin. Bu yüzden evlere üçüncü bir televizyon alma ihtiyacının doğduğunu söyleyenler bile var. Bu ilginç yarışmalarda benim özellikle dikkatimi çeken şu olmuştur: Jüri üyeleri tarafından acımasızca eleştirilen yarışmacı, halk tarafından desteklenerek elenmekten kurtarılmaktadır. Yani toplum, yarışmacının dinine, rengine, memleketine bakmaksızın ortak bir refleks göstererek, SMS oylarıyla mağdur konumundaki yarışmacıya arka çıkmaktadır. Yani hiç kimse Jüri üyesinin aday için söylediği “Canım, şarkının ilk bölümünde yüksek perdeden girdin ve ayrıca şarkıyı sibemol majore göre uyarlamalıydın” tarzındaki yorumunu dikkate almamaktadır. Zaten bir şarkı yarışmasında oradaki birkaç uzmanın konservatuara hoca seçiyormuş gibi yorumlarda bulunmasını ben de anlamış değilim. Siz hiç dinlediğiniz bir şarkıcıyı, “sibemol majore” göre şarkıyı söylemediği için eleştirdiniz mi? Ya da bundan dolayı “Ben bu şarkıcıyı beğenmiyorum” dediniz mi? Madem bu yarışmanın birincisini halk belirleyecek, o zaman bu akademik yorumlara ne gerek var?
Çok faydalı bulmadığım ve hoşça vakit geçirmekten başka bir fonksiyonu olmayan bu yarışmalar, halkın ortak refleksini göstermesi bakımından aslında hiç de fena bir rol oynamamıştır. Esasen siyasi arenada da bu tür ortak tavırları görmüştük. Yani bazı muhalefet liderlerinin ve siyaset uzmanı konumundaki kişilerin, rejime tehdit oluşturuyor diye yerden yere vurduğu partiler bu ülkede iktidar olmuştur. Yani halk burada da aydın olarak geçinen kişilerin yönlendirmelerine aldırmamıştır. Tıpkı yukarıda belirttiğim yarışmada olduğu gibi, halk, siyasi platformda da kendi mantığı ve sağduyusuyla hareket ederek kararını vermiştir. Hal böyle olunca toplum mühendislerinin işi de bir hayli zorlaşıyor ve yaptıkları hiçbir ayar tutmadığı için, her defasında farklı yöntemler ve usuller denemek zorunda kalıyorlar.
Son zamanlarda bazı “uyanık” kişilerin yönlendirmeleriyle ANAP ve DYP’nin ittifak çabalarını da ben öyle “Vay be!” dedirtecek bir çözüm olarak görmüyorum. Zira bu ittifak çabalarını ben, tepeden inme bir karar olarak yorumluyorum; başka bir deyişle masa başında alınmış bir karar olarak düşünüyorum. Yani her iki partinin tabanından böyle bir birleşmenin arzu edildiğini gösteren bir emareyi görmüyorum. Her iki parti liderinin birleşerek %10 barajını aşmak istemesini saygıyla karşılıyorum, ancak şunu da geçmiş tecrübelerden biliyorum ki, siyasette 5+5 her zaman 10 etmiyor. Hatta bu seçimde DYP’nin %5 oyuyla ANAP’ın %5 oyunun birleşmesinden %3,5 bile çıkabilir diye düşünüyorum. Siyaseti sadece matematiğin kurallarıyla işletmenin çok makul olmayacağını aslında Sayın Ağar da, Sayın Mumcu da benden çok daha iyi bilir. Acaba bu liderler “Denize düşen saman çöpüne sarılır” atasözünü mü referans alıyorlar, ne dersiniz?

Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız ( Toplam 2 yorum yapılmış )

togghi [ 2007/05/04 18:16 ]
Merabalar. Hocam öncelikle ben günlük gazete okuyan biriyim ve metninizi bi çırpıda okuyuverdim.özellikle siasi birleşim konusunda yaptığınız yorum gerçekten tespit niteliğinde.gerçekten çok beğendim. Bir diğer konuya gelince, bu tip yarışmaları hazırlayan ilk ekibi gerçkekten çok profosyonel buluyorum! Neden derseniz,bir milletin duygusallığını paraya dökmek için gerçekten zekice hazırlanmış bir oyun.çünkü ardı arkasına kesilmeden her yıl bir yenisi eklenio ve sizin ''her eve 3.TVye ihtiaç duyulamaya başlanmıştır'' sözünüzün üzerine şunu söyleyebilirim ki; artık sanırım her kanalda 2 ya da 3 yarışma programı yer almaya başlayacak.oysa toplumun bu duygusallığını başka alanlarda kullanabilmek de vardı die düşünüyorum. Ancak belki de daha kötüsü,en kötüsü olmadan bu toplum gözünü açmayacak!hani insan dibe vurmadan ayağa kalkamaz ya,bizim toplumumuz için de böylesi,belki de..
Emirhan [ 2007/05/01 00:33 ]
Sayin hocam ,olaylara bakis aciniz gercekten cok isabetli ; bu juri üyelerin agir elestirileri , yarismacilari dahada bir profösyönellige yönlendiriyor yani bu ihtiyaci olunmayan agir elestiriler, halkin yarismacilara karsi dahada bi sempatisini arttiriyor. bu verdiginiz örnekle türk halkinin su günlerde yasadigimiz sicak ve kritik olaylara tepkisinin ayni olmasi süpesiz!!
yani söyleki; hükümetin dahada güclenmesi, profösyönellesmesi ayrica cok daha önemlisi halkin sempatisini toplamasi acisindan kamcilayici bir etgen unsuru olacagini düsünüyorum
yani mükemmellige yaklasma da , bazi sacmaliklarin,alakasiz engellerin yani sizin verdiginiz örnekteki gibi sibemol majorelerede ihtiyac oldugunu düsünüyorum
Saygilar

 


Yazarın Tüm Yazıları
 2007.06.02 -  Yanlış Hatalar Yapıyoruz :)
 2007.05.24 -  Uzaya Füze Atıldı da Başörtüsüne mi Takıldı !?
 2007.05.22 -  Bugün Amerika İçin Ne yaptın ?
 2007.05.16 -  Cumhurbaşkanlığı Seçimi Hariç “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir”
 2007.05.10 -  Meğerse Bir Koyundan İki Post Çıkarmışlar
 2007.05.03 -  Düzeltiyorum, %5 + %5 = %1
 2007.04.26 -  Denize Düşen Saman Çöpüne Sarılır
 2007.04.16 -  Cumhurbaşkanlığı Sorununa Köklü Bir Çözüm
 2007.04.06 -  “Vefa” Sadece Bir Semtin Adı Değilmiş…
 2007.03.30 -  Size, Suyu İsraf Etmeyin Diyemem…
 2007.03.23 -  Yaşasın Orijinalite !
 2007.03.10 -  Dikkat, Jakoben Çıkabilir!
 2007.03.05 -  Kırk Yıllık Hatırın Hatırına…
 2007.02.22 -  GEL SHAKEMEYELİM BE ŞEKERİM !
 2007.02.12 -  Bilgi Sahibi Olmadan Fikir Sahibi Olmak…
 2007.01.30 -  Aman, Kedidir Kedi…
 2007.01.23 -  Hazır Ol Cenge,Eğer İstersen Sulh-u Salâh
Aslan Korkmaz gelirken, Tuzcuoğlu giderken…
Lokman Koyuncuoğlu
Çokeşliliğe “hayır” mı diyorsunuz?
Mert Aslan
Otur oturduğun yerde
Memduh Nihat Ada
Davos Krizi; Erdoğan milat attı, Perez yavuz hırsız.
Taner Aydın
Affan Dede'ye para saydım
Mustafa Azılıoğlu
Boya boya çek
Huriye Karnap
Her ıslanan anlamaz!
Semra Hoyraz
MÜSİAD Farkı
Aydoğan Deveci
Davos ve sonrası…
Dr.Ali Can
Anlatma Sanatı
Alev Ayyıldız
Yapboz
Nadide Ü.Altıparmak
Göçmen Kuştu Kalbim
Hakan Bahçeci
 

Bu Site Konda İletişim ve Medya Grubunundur.
E-Posta: bilgi@haberkonya.com