Uzlaşmada uzlaşma diye tutturmanın altında yatan gerçek bu.
Cumhurbaşkanını halkta seçmesin. Çünkü; halk kendisi için iyi olanı bilmez. Türk halkı cahildir. Bıraktın mı irticacı ve laiklik karşıtı partileri iktidara getirir.
Oysa halk için en iyisini biz bilir, biz yaparız.
E peki cumhurbaşkanını mecliste çoğunlukta olan parti seçmeyecek. Halkta seçmeyecek. Kim seçecek?
Bence anayasaya bir madde koyalım. Cumhurbaşkanını CHP seçsin.
İhsas edilen maddeyi de buraya şu şekilde taşıyabilirim.
“Cumhurbaşkanı 40 yaşını doldurmuş meclis üyeleri arasından, yahut CHP’nin önereceği meclis dışı adaylar arasında 7 yılda bir, yine CHP mebuslarının oylarının salt çoğunluğuyla seçilir.”
Bence güzel olur. Ne kriz kalır, ne karmaşa.
Bu öneriyi istikrar açısından genişletebiliriz.
Misal:
Yapılacak anayasa değişikliklerinde hangi parti çoğunlukta olursa olsun, 367 aranmaksızın CHP sandalyelerinin salt çoğunluğu aranır.
Meclis çoğunluğu hangi partide olursa olsun, yahut hükümette hangi parti olursa olsun, kritik noktalara yapılan alımlara yönelik mülakatları bürokratlar değil CHP milletvekilleri yapar.
Cumhurbaşkanı kim olursa olsun. Yapacağı atamaları CHP’nin görüşüne sunar. CHP yönetiminin üzerinde mutabakat sağladığı adayın ataması gerçekleştirilir.
Seçimlerde iktidar olan parti şayet CHP’nin hoşuna gitmeyen girişimlerde bulunursa, bildiriye falan ihtiyaç duyulmadan CHP sandalyelerinin salt çoğunluğunun imzasıyla hükümet düşürülebilir.
Hadi canım. Sende abartıyorsun artık mı diyorsunuz?
Hayır hayır. Abartmıyorum. Bakın şu önerileri götürün inanın çok rahatlıkla kabul görecektir.
Bakın hep olağan üstü dönemlerden medet ummuş, çatışma ve kaos ortamını lehine kullanmaya gayret ederek bir takım hedeflere odaklanma yolunu kendilerine yol edinmişlerdir.
Hal böyleyken yukarda saydığım ütopik ve trajikomik öneriler inanın çok hoşlarına gidecektir.
Kamuoyuna karşı olur mu canım öyle deseler bile içten içe ah keşke diyeceklerdir.
Maalesef antidemokratik uygulamalardan ve halktan korkma yoluna giden CHP bu sefer fena yakalanmış. Türk halkından korktuğunu bir kez daha göstermiştir.
Gücünü demokrasiden alması gereken bir partinin antidemokratik yöntem ve usullere sarılması bunun göstergesidir.
Nitekim seçimden de korkmakta, cumhurbaşkanını halkın seçmesinden de korkmaktadırlar. Öyleyse Mehmet Keçeciler’in de sunduğu öneri en cazip öneridir.
Anayasaya cumhurbaşkanını CHP seçsin ibaresini koymak Türkiye’de bütün krizleri bitirecek ve güllük gülistanlık yapacaktır.
Köşe Yazısı Hakkındaki Yorumlarınız
( Toplam 4 yorum
yapılmış )
Murat'cığım AKP için çoğunluğunuz var diye tahakküm kuramazsınız diyorlardı, ancak şimdi de azınlığın tahakkümü başladı, bu daha kötü. 11'in (Anayasa Mahk.üyeleri), 550'den büyükmüş. Biz ilkokulda bunun tam tersini diye öğrenmiştik.
merhaba canım.yine baş ağrıtan bir olaya parmak basmışın helal sana.evet ya ne bu anlamıyorum herşeye muhalefet.cumhuriyetimizin partisi kendini bilmez bir saldırganlıkla adının şanını lekeliyor.bu muydu bizim cumhuriyetimiz????
Siyasetin ve Türkiye gündeminin bu kadar gerildiği bir ortamda olaylara tebessümle yaklaşan gerçekten keyifli bir yazı yazmışsınız.Öncelikle kaleminize sağlık. Artık sakin ve huzurlu bir Türkiye olması için başka yol görünmüyor. Çoğunluğun adına diretmeci ve kavgacı bir zihniyetle azınlık karar vermeye çalışıyor. Bunu anlamak güç gerçekten inanıyorum ki bu karışıklıklar bitecek ve halk hakettiği şekilde yönetilecektir.